Onları sokaklarda hep görürüz. Üstü başı kir pas içinde, yalınayak, yırtık pırtık giysileriyle, öyle çaresiz ve öyle savunmasız bir halleri vardır ki; çoğu kez görmezden geliriz. Başımızı öte yana çevirerek vicdanları sızlatan bu görüntüden kurtulmaya çalışırız. “Sokak çocukları”dır onlar. Hepsi de zorlu koşullarda yaşıyor. Küçücük bedenleri çoğu kez bu koşullara dayanamıyor. Üstelik o hayatı kendileri de seçmiyor. Ebeveynleri tarafından sorumsuzca sokağa terk ediliyorlar. Aç, evsiz, eğitimsiz sokaklarda yaşayan pek çok çocuk var ne yazık ki! Çocukluklarını hiç yaşayamıyor, gülmeyi bilmiyor bu çocuklar! Sokaklarda suç işlemeyi öğreniyorlar! O yüzden de bir şeyler yapmalı bu çocuklar için. 30 Mayıs “Sokak Çocuklarına Şefkat Haftası” olarak kutlanıyor ülkemizde. Dikkatleri bu konuya çeken önemli bir hafta bu.

 

Çocuklar en değerli varlıklarımız, geleceğimiz, her şeyimiz bizim. Onlar mutlu olmak için doğmalı. Oysa dünyadaki çocukların büyük bir kısmı, hakları olan mutlu ve sağlıklı yaşamdan yoksun olarak yaşıyorlar! UNICEF yetkilileri de bunu raporlarla açıklıyorlar zaten. Sokaklarda yaşayan çocuklar için yapabileceğimiz çok şeyler var. Yeter ki insanı insan yapan duygularımızı harekete geçirelim. Körelmiş vicdanları olan duygusuz insanlarla, empatiden yoksun kişilerin sokak çocukları için yapabileceği pek bir şey yoktur kuşkusuz. Ama sözüm duygulu insanlara... Duygusuz bir dünyada yaşıyoruz çünkü!

 

Günümüzde küçümsenen, önemsizleştirilen duygu; bir zayıflık, naif olma hali, hatta başarısızlık nedeni gibi sunulsa da, aslında insanın bu zor dünyaya tahammülünü arttıran bir his. Çünkü dünyayı ayakta tutan, ezilene tahammül gücü veren; iyi, duygulu ve naif insanların varlığı ve onların vicdanlı yaklaşımlarıdır esasında. Yalnızca başarıyı kutsayan, onu güçlü olmanın biricik yolu gibi gören bir anlayış, duyguyu, merhameti ve empatiyi dışladığı sürece toplum için sağlıksızdır. Gerçek anlamda çözüm üretemez sorunlara. O yüzden duygularınızı hep yaşatın, köreltmeyin hiç. Bir de bu bakış açısıyla bakın sokak çocuklarına. Göreceksiniz yapacak çok şeyler var onlar için...