30 Ağustos Zafer Bayramı, tarihimizin en gurur verici zaferidir. Vatan toprakları işgal edilerek yok edilmek istenen, kendi yurdunda esir edilen milletimizin, Atatürk’ün önderliğinde yeniden dirilişi, yeniden şahlanışıdır. Büyük Önder Atatürk’ ün başkomutanlığında kazanılan bu zaferle ülkemiz, düşmanlardan temizlenmiş ve daha sonra genç cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte medeniyet yolunda yeni zaferlere doğru yol alınmıştır.

Bu zaferle; Emperyalist ülkelerin donattığı, emperyalizmin yönlendirdiği Yunan ordusu ezilmişti. Türkiye’ de bayram sevinci yaşanırken, bütün mazlum uluslarda, sömürgelerde ve İslam ülkelerinde de Emperyalizme karşı kazanılan Türk zaferi kutlanıyordu. O dönemde Gandhi çarpıcı bir demeç verdi:

“Haydi beni bir daha tutuklayın İngilizler! Ama tutuklamak ve öldürmekle iş bitmiyor. İşte, öldü sanılan Türkler, cenaze törenleri için hazırlanan tabutlarını katillerinin başlarına geçirdiler.”

Yine Mehmet Ali Cinnah’da Londra’ da bir basın toplantısı yaparak şunları söyledi: “ İngiliz hükümeti barış için Mustafa Kemal Paşa’ya yardımcı olabilirdi. Ama olmadı. Tersine savaşı körükledi. Biz Hint Müslümanları, o kazansın diye durmadan dua ettik. Şimdi de kazandığı için Allah’a hamdediyoruz. Kazanan yalnız Mustafa Kemal Paşa değildir, bütün esirler dünyasının zaferidir bu. Zindabat Mustafa Kemal!”

İşte bütün dünyanın saygı duyduğu büyük Önder Atatürk, dünyanın en haklı, en ahlaklı ve en meşru savaşını kazanarak Osmanlı devletinin küllerinden, tam bağımsız yepyeni bir devlet çıkardı. Ve o devleti Türk gençliğine emanet etti. Şimdi o emaneti sonsuza dek korumak ve kollamakla görevliyiz hepimiz. Çünkü emperyalizmin açgözlü saldırganlığı, bütün dünyayı kana bulayan gözü dönmüşlüğü, bitmedi, bitmiyor, günümüzde de çeşitli yöntemlerle sürüyor! O yüzden de uyanık olmak, tedbirli olmak, güçlü olmak zorundayız! Zafer Bayramı kutlu olsun!