Bugüne kadar kentin geleceği, kent halkının mutlu ve sağlıklı bir şekilde yaşayabilmesi, kentimizin doğa harikası yapısının gelecek nesillere aktarılması adına yapılan tüm çalışmalara katkı koymaya çalıştıklarını belirten Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu Başkanı Tayfun Çavdar, bunların aksine olan bütün çalışmalara da karşı duruş sergileyerek bilgi ve birikimlerini kentin yararına kullanmaya özen gösterdiklerini ifade etti.

 

Kentimiz ve kent halkımız adına doğal kaynakların korunması, mevcut kent mirasının gelecek nesillere aktarılması ve sürdürülebilir bir yaşam döngüsü adına değerlendirme yapma mecburiyeti doğmuştur. Kentin yapılaşmış alanlarına en yakın bölgesindeki imar baskısının, doğru bir şekilde analiz edilmesi gerekmektedir. Planlama ilkelerinin, sağlıklı kent gelişiminin, kent yaşayanlarının konforu ile ekonomik baskıların doğru bir şekilde çözümlenmesinin üzerinde özellikle durulmalıdır. Dolayısıyla bu analiz, gelişme eğilimi ülkemiz ortalamasının üstünde olan kentimiz için çok önemlidir.


DOĞRU GİTMEDİĞİ ORTADA!

“Kentimizin Kırcamii bölgesinde yoğunlaşan ve senelerdir kentin ve kentlinin gündemini meşgul eden bu hususta, gelinen nokta itibarıyla bir kez daha değerlendirilmesi ihtiyacı doğduğu kanaatindeyiz” diyen Başkan Çavdar, Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu olarak bölgenin, Toprak Koruma Kurulu’nun ‘tarım dışı kullanım kararı’ vermesinin ardından başlayan imar ve parselasyon planlarının, gelinen süreçte mahkeme kararlarıyla iptal edilmesinin yaşanan sürecin bilimsel ve teknik verilere doğru bir şekilde oturtulamadığının göstergesi olduğunu belirtti.


KENT İMKANLARI RANTA TESLİM EDİLMEMELİ

Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu Başkanı Tayfun Çavdar, bilimsel ve teknik gerekçeler derken, halkı bu kavramlardan korkutmamak gerektiğinin altını çizerek, “Çünkü bu terimlerin içerisinde kent halkının ihtiyaçları, gereksinimleri, yaşam şekillerine göre kentin gelişiminin en etkin ve sağlıklı bir şekilde sağlanması gelmektedir. Fakat sadece bu gerekçelerin kent gelişimi için yeterli olmadığı açıktır. Bunlarla birlikte kent kaynaklarının etkin bir şekilde kullanılarak yatırımların Belediyelerce doğru bir şekilde ve öncelik sırasına göre yapılması da önemlidir. Kentin imkânları, siyasetçilerin rantı ön plana çıkaracak oy kaygısına hiçbir zaman teslim edilmemelidir” dedi.


KARARI TARTIŞMAK YERİNE ÇÖZÜM KONUŞULMALI

Çavdar açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bu ve bunun gibi değerlendirilecek konuların uzmanı olan meslek odalarımızca yeteri kadar değerlendirme yapılmış olmakla birlikte bu değerlendirmelerin yönetimlerce dikkate alınması önem taşımaktadır. Konunun uzmanı odalarımızca dava konusu edilen imar planları gerçekten doğru temellere oturtulmuş olsaydı mahkemelerin kararlarının bu şekilde olmayacağı hatta belki de dava konusu olmayacağı açıktır. Bu noktada ilgili meslek odalarımızın değerlendirmelerine önem veriyor ve kaygılarını paylaşıyoruz. Dolayısıyla gelinen noktada mahkeme kararlarını tartışmak yerine, planı iptale götüren sebepler dikkate alınarak; doğru bir planlama anlayışıyla, kent dinamikleri ve meslek odalarının katkılarıyla, konunun şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve sürdürülebilir sağlıklı kentleşme temeline uygun hale getirilerek çözümün mümkün olduğunu belirtmek isteriz.”

Haber Merkezi

Editör: TE Bilisim