Eğitim bütçesinin aslan payı personel giderleri ile imam hatip okullarına gitti. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 2021 yılının ilk altı ayındaki harcamalarının ve ikinci altı aya ilişkin öngörülerinin yer aldığı Mali Durum ve Beklentiler Raporu yayımlandı. Rapora göre MEB, 146,9 milyar TL’lik bütçesinin 51,5 milyar TL’sini 2021 yılının ilk yarısında personel giderlerine harcadı. 


    Eğitim yatırımlarının büyük bölümünün aktarıldığı imam hatip okulları için kesenin ağzı, 2021’in ilk altı ayında da açıldı. Din Öğretimi Genel Müdürlüğü altı ayda 76,2 milyon TL harcarken din öğretimi yapan okullar için harcanan toplam para ise dudak uçuklattı. Raporda, “Din Öğretimi Okulları” harcama kaleminin yanına tam 6,6 milyar TL yazıldı. Din öğretimi okulları ile birlikte 6,7 milyar TL ile mesleki ve teknik eğitim okullarının, en çok para tüketen okullar olduğu bildirildi. İmam hatip okulları için 6,6 milyar TL harcanırken Anadolu, fen ve sosyal bilimler liselerini kapsayan ortaöğretim okulları için altı ayda harcanan para ise 6,8 milyar TL olarak hesaplandı.

‘GERİCİ TOPLUM HEDEFLENİYOR’

    Konuyla ilgili eğitimcilerin görüşlerini paylaşan Eğitim-Sen Antalya Şube Başkası Nurettin Sönmez şu ifadeleri kullandı: 

    “Türkiye’de son dönemde laik, bilimsel bir eğitim anlayışının dışında, özellikle Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı imam hatiplerin yaygınlaştırıldığı, dolayısıyla din eğitimi adı altında daha gerici bir toplumun hedeflendiği, iktidarın düşüncelerine ve yaptıklarına karşı çıkmayan bir toplumun yetiştirilmeye çalışıldığı bir süreci yaşıyoruz. Bütçe hazırlanırken de biz bu tabloya itiraz etmiştik. Eğitime bütçenin en gerekli olduğu bir dönemden geçiyoruz. Uzaktan eğitimde milyonlarca emekçi eğitime erişemedi ve sürecin dışına itilmiş oldu. Dolayısıyla bu süreçte bütçeye en fazla kaynağın aktarılması gereken bir dönem olduğunu ve bütçenin yüzde 75’inin personel giderlerine gittiği değil yüzde 50’den fazlasının yatırımlara gittiği bir bütçenin hazırlanması gerektiğini söylüyorduk. 


    Bu din eğitiminin neyi içerdiği, nasıl yapıldığı, kaynağın kimlere aktarıldığı konularında da büyük soru işaretleri var. Milli Eğitim Bakanlığı, bunun şeffaf bir analizini yapıp kamuoyunu bilgilendirmiş biçimde açıklamıyor. Eğitimciler hem böyle bir bütçeye hem de bu bütçeden din öğretimine bu kadar bütçe ayrılmasına itiraz ediyor. Yoksul öğrencilere burs verilmez ve yatırımlara harcama yapılmazken, uzaktan eğitim sağlayamayan öğrencilere internet desteği sağlanamazken, ne olduğu anlaşılamayacak bir şekilde din öğretimine bu kadar kaynak aktarılmış olmasını kabul etmemiz mümkün değil.”

‘BİLİMİN NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU GÖRDÜK’

    “Pandemi koşullarında bilimin ne kadar önemli olduğunu hep birlikte gördük. Bilim insanlarının ne söyleyeceğine, nasıl çare bulacaklarına bakıyoruz. Daha çok derslik, daha çok okul yapılması gerektiğini ve öğrencilerin daha az öğrencinin olduğu sınıflarda eğitim alması için kaynakların eğitime aktarılması gerektiğini düşünüyoruz. Devletin din öğretimi yapma zorunluluğu yoktur ancak bilimsel eğitim verme zorunluluğu vardır!”


    Özgür Cem Boynueğri

Editör: TE Bilisim