Bilgi çağından/toplumundan, iletişim çağına geçiş!... 
Keşke geçmese miydik?
Eskiden çağlar yüzlük olarak destelenen yıllar ile değişirdi, oysa şimdi çeyrek yüzyıl bile fazla gelir oldu.
1980'li yılların son günlerinden başlayarak bir bilgi çağından, bilgi toplumundan söz edilir olmuştu. Dünya da olduğu gibi ülkemizde de bilgisayarlar, kişiselleştirilmiş, herkesin evine, masa ütü, diz üstü olarak girer olmuştu.
İnsanlar daha önceden okullarda, kütüphanelerde ya da evlerinde ki kitap ve ansiklopedilerinden edindikleri bilgiler ile yetinirken; kişiselleşen bilgisayar ve yaygınlaşan internet teknolojisi sayesinde bilgiye daha kolay ulaşır olmuşlardı.
Hani meşhur bir söz vardır, ne zaman "silah icat oldu, mertlik bozuldu" ise; kişiselleşen bilgisayarların da insanların bir eline sığacak kadar küçülüp, internet ulaşımı dağ başlarına kadar çıkınca, bilgi çok kolay ulaşılabilen bir duruma geldi.

Ne zaman ki, çöp-atık toplar gibi seyyar satıcı arabalarının üstüne ansiklopediler düşer oldu, bilginin mertliğine helâl geldi. bilgi, kirletilmeye başlandı. 
2000'li yılların ilk yıllarında, bilgisayar ve internet teknolojisinde ki hızlı gelişmeler sayesinde, sosyal medya denilen (facebookistan, twitteristan.v.b) bir iletişim alanı oluştu ve iletişim, çağ atladı Kolaylaştı.
Bu durum her ne kadar insanlık için bir çığır olsa da, (ki hiç tartışmasız insanlığın en büyük buluş ve medeniyet aşamasıdır), bilginin kirletilmesi ve kişilerin doğru olmayan eksik bilgiler (asparagas haber gibi) bilgilendirilmesi sayesinde, iletişim çağı olarak anılan çağımızın alına kara bir lekenin de sürülmesine neden oldu.

Kapitalizmin, emperyalist kapitalizm aşamasına geçtiği, tekelleşmenin hızla yaygınlaştığı, insanlar için sınırların oluştuğu; emperyalizmin globalleşerek sınırları aştığı günümüzde, yanlış, eksik ve maksatlı oluşturulan bilgi ve haber de, dünyamız ve bizler için tehlikeli bir silah olup çıkmıştır.

Manipülasyon(yönlendirici bilgi) günümüz dünyasının en yaygın ve tehlikeli silahı olup çıkmıştır. 
İletişim olanaklarını elinde bulunduran, bunları kolayca kullanma olanağına sahip olan kişi ve guruplar için iletişim kanalları kullanılarak yapılan bilgi kirliliği çağımızın en tehlikeli hastalığı olup çıkmıştır.

Hakim sınıfların, siyasilerin ve çıkar çevrelerinin kullanımlarının olağan hale getirdiği bu iletişim şekli, korumasız ve örgütsüz insan toplulukları için iyi, güzel ve insanca bir yaşam sürmelerinin önünde ki en büyük tehlike olmuş çıkmıştır.

Bu yüzden, bari bizler, konunun farkına vararak kendimizi bu sosyal iletişim kanallarında kullandırmayalım. Bu iğrenç sömürü çarkının sürdürülmesine maşa olamayalım. Paylaşımlarımız da daha özenli ve seçici olalım.

Yoksa yeni dünya düzeninin medeniyet diye bize sunduğu (doğru kullanılır ise muhteşemdir) cep telefonu, tablet/dizüstü bilgisayar ve internet teknolojinin yaratmaya çalıştığı yeni tutsaklık dönemine bir tuğla da bizle koymuş olmaz mıyız?

Lütfen, insanlık için; bilgi kirliği ile insanlığın geleceğini yakacak ateşe, ülkemizde de dünyada da bir odun da bizler atmayalım!..

Partilerinizin, gazete, tv ve sanal iletişim araçlarının bizleri kullanmalarına, insanlığın geleceğini yok etmelerine izin vermeyelim!

Ne dersiniz?