“Gazeteciliğin, belli kural ve kaideleri olan bir sektör haline getirilebilmesi için kendine özgü yasası ve yaptırım gücü de olan bir meslek odası yapılanması şart olmuştur”

Türkiye Gazeteciler Federasyonu(TGF) Genel Başkanı Yılmaz Karaca,

son dönemde yaşanan kağıt sıkıntısı ile ekonomik anlamda daha çok zorlanmaya başlayan basın sektörüne somut önerilerde bulundu..

TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca, son dönemlerde yaşanan kağıt sıkıntısı ile hat safhaya ulaşan basın sektöründeki zorlukları giderecek somut önerilerde bulundu.

 Kur fiyatlarındaki anormal dalgalanmaların sarstığı gazete kuruluşlarının pek çoğunun kapanma aşamasına geldiğini vurgulayan değerli arkadaşım Yılmaz Karaca’nın önerilerine başta yerel basın olmak üzere basın sektörünün kulak vermesi gerektiğini söylemeye gerek yok..

Antalya’da devletin remi ilanlarını alan 11 gazetenin de döviz kurlarında yükselme ile birlikte girdi fiyatları da artınca, ayakta durmakta zorlandıkları biliniyor..

Resmi ilan alan 2 gazetenin satışa çıkarılıyor olması da Antalya’da yerel gazetelerin ekonomik olarak nasıl zorlandıklarını ortaya koyuyor..

TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca’nın, ‘Yerel Basına Can Suyu Öneriler’ başlıklı açıklamasında çok önemli noktalar var..

Şunları sıralıyor TGF Başkanı :

-Basın kuruluşlarının SGK primlerinde en az yüzde 50 indirime gidilmeli, en önemli girdi olan kağıt, kalıp ve mürekkep fiyatlarında KDV oranı mutlaka olabilecek en alt limite indirilmelidir.

-Ülkemiz ithal kağıt sendromundan kurtarılmalı, kağıtta dışa bağımlılık yerini mutlaka yerli üretime bırakmalıdır. Basın kuruluşlarının da ortak olabileceği devlet öncülüğünde kurulabilecek geniş katılımlı bir konsorsiyumun, kağıttaki döviz hegemonyasını bitirmesi mutlaka temin edilmelidir.

-Gazete işletmelerinin vergi ve SGK yapılandırmaları dahil tüm borçları 31 Aralık 2020 tarihine kadar ertelenmelidir. Buna paralel olarak 31 Aralık 2018 tarihinde sona erecek olan “Borcu yoktur yazısı” uygulaması en az 31 Aralık 2020 tarihine kadar uzatılmalıdır.

-Tam üç yıldır sürüncemede bırakıldıktan sonra ancak bu yıl küçük bir artışla yürürlüğe giren BİK resmi ilan tarifesi en az yüzde 50 oranında arttırılmalıdır.

-Basın İlan Kurumu’nun halen uygulanmakta olan yüzde 15 oranındaki komisyon oranı % 5’e çekilmelidir.

-Basın İlan Kurumu tarafından İstanbul, Ankara ve İzmir’deki gazete işletmelerine sağlanan kredi olanağının, Anadolu basınına aynen uygulanması sağlanmalıdır.

-Yerel yönetimlerin meclis toplantı gündemi ve tutanakları ile alınan kararlar, yerel gazetelerde Basın İlan Kurumu aracılığıyla resmi ilan tarifesi üzerinden yayınlanmalıdır.

-Köylere Hizmet Götürme Birlikleri’nin alım satım ihaleleri de BİK tarifesi kapsamına alınmalıdır. Bu birlikler için düzenlenen yönetmelikteki, ‘İhale kanununa dahil değildirler’ maddesi derhal iptal edilmelidir.

-Gazeteleri desteklemek amacıyla tüm resmi kurumların, kuruluşların ve üniversitelerin, yerel gazetelere abone olmalarını ve toplu alım yapabilmelerini sağlayacak düzenleme getirilmelidir.

-İcra İflas yasasında değişiklik yapılmalı ve “İcra ilanlarının yerel gazetelerde yayınlanması zorunludur” hükmünün getirilmelidir.

-Yerel gazetelerin KOSGEB kredilerinden pratik olarak yararlanmaları sağlanmalı; bunun bir bölümü hibe, kalanı düşük faizli ve uzun vadeli taksitlendirmeler şeklinde olmalıdır.

-Yıpranma payındaki kazanılmış hak geri verilmeli, geçtiğimiz yıllarda 3 yıla indirilen yıpranma hakkı yeniden 5 yıla çıkarılmalıdır. Aynı şekilde yalnızca sarı basın kartına sahip olanlar için geçerli olan uygulamadan bütün basın çalışanları yararlandırılmalıdır.

-Yerel merkezli televizyonların uydu bedellerinin makul bir seviyeye getirilmesi için acil bir yasal bir düzenleme yapılmalıdır.

-Neredeyse yılan hikayesine dönen internet yasası bir an önce yürürlüğe girmelidir.

-Gazeteciliğin, belli kural ve kaideleri olan bir sektör haline getirilebilmesi için kendine özgü yasası ve yaptırım gücü de olan bir meslek odası yapılanması şart olmuştur. Devletin ilgili kamu birimleri sorumluları ile basın meslek kuruluşları temsilcilerinin ortak konsensüsü sağlanarak, en kısa vadede acil ve somut bir adım atılmalıdır.