Kentin simgesine giydirilen külah, Antalya’yı ikiye böldü..

Antalya’nın çekirdek kenti tarihi Kaleiçi’ndeki Kesik Minare, kent belleğinde yer eden tarihi yapılardan birisiydi.

Yaklaşık bir ay önce Kesik Minare’ye Şehzade Korkut Camii’nin külahı takılınca kızılca kıyamet koptu..

Kesik Minare’nin tarihi yapısının yok olmasına neden olan külah eserin sahibi Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve Antalya yerel basınını karşı karşıya getirdi..

Kulahlı Kesik Minare görüntülerinin medyada yer almasıyla birlikte başlayan tepkiler, sosyal medyada çığ gibi büyüdü, tarihi yapının eski haline dönüştürülmesini sağlamak için imza kampanyası başlatılması çağrıları çoğaldı..

Kesik Minare’ye külah takılmasına yönelik tepkiler Şeker Bayramı kutlamalarına da yansıdı, bazı sivil toplum kuruluşları, Kesik Minare’li bayrak mesajları yayımladılar..

Pekala Antalya’yı ikiye bölen külah olayı nasıl başladı ?

Kaleiçi Hesapçı Sokak’ta milattan sonra 6. yüzyılda Roma tapınağı olarak inşa edilen, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde ise cami olarak kullanılan tarihi yapıya yönelik restorasyon çalışması meslek odaları, dernekler ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü arasında ‘külah’ tartışması başlattı.

Kesik Minare’nin tarihi şöyle :

Osmanlı İmparatorluğu döneminde 2. Bayezid’in oğlu Şehzade Korkut’un Teke Sancakbeyliğine atanması sonrasında tamir ettirilen ve Korkut Camii adı verilen yapıya ahşap bir minare eklendi. 1890’da Kaleiçi’nde 500 evin yanmasıyla sonuçlanan büyük yangında minarenin ahşaptan yapılan külahı da yandı.

O tarihten itibaren tarihi yapı halk arasında ‘Kesik Minare’ olarak anılmaya başladı ve birçok yazılı kaynağa bu isimle girdi.

 Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün başlattığı ve halen devam eden restorasyon çalışmasında ise tarihi yapıya külah eklemesi yapıldı.

Çalışmanın hemen ardından Mimarlar Odası Antalya Şubesi tarihi yapının kent belleğine Kesik Minare olarak yerleştiğini belirterek minareye külah eklenmesine karşı çıktı.

Mimarlar Odası, şu açıklamayı yaptı :

“Sembol haline gelmiş Kesik Minare’ye külah eklenmesi yapının sembol özelliğini kaybetmesine neden olacak ve tanıtım çalışmaları zarar görecektir. Yapı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kültür ve turizm alanı ilan edilen Kaleiçi’nde bulunuyor. Kent belliğinde mihenk taşıdır”

Kent tarihçisi Hüseyin Çimrin, Kesik Minare’nin tarihi yapı olarak dünya literatürüne girdiğini vurgulayarak, şunları söylüyor :

“Yapının restorasyonu başladığında ilgili tüm kurumlara minareye külah eklenmemesi gerektiği ile ilgili bilgi verdim. Çünkü yerli ve yabancı tüm arşivlerde bu yapı Kesik Minare olarak geçer. Bölgeye gelen turistler kentin simgesi olarak bu yapıyı görmeye gelir ve büyük yangının hikayesini dinlerler. Şimdi bu özellik maalesef yok. Üstelik yeni yapılan külah da ahşap değil”

Kesik Minare ile ilgili 123 yıl sonra alınan bu karar daha uygulanmadan ilk tepki Antalya Tanıtım Vakfı(ATAV)Başkanı Yeliz Gül Ege’den gelmişti.

Antalya sevdalıları, Kesik Minare’nin geri gelmesi için imza kampanyası başlatılması girişimlerini hızlandırdı.

Antalya Organize Sanayi Bölgesi(AOSB) Başkanı Ali Bahar, twitter hesabından şu mesajı paylaştı: “Antalyalıyım; kendini öyle hissedenler için diyorum ki: Kesik minaremizi geri verin: Açılacak imza kampanyasına tüm gücümüzle destek vereceğiz.”

İmza kampanyası en büyük tepki sinyalinin kültür, sanat ve turizm sektöründen değil de iş dünyasından gelmesi ise çok çarpıcı bir gelişme..

‘Kesik Minaremizi Geri İstiyoruz’ imza kampanyasının Şeker Bayramı sonrasında başlatılması için gerekli hazırlıkların tamamlandığı da bize ulaşan bilgiler arasında..