26 Haziran, ‘Uyuşturucu
Kullanımı ve Trafiği ile Mücadele Günü’ olarak biliniyor.
Uyuşturucu madde kullanımının hızlı arttığı da yadsınamaz
bir gerçek..
Acı ama gerçek, Antalya, madde bağımlığı, üretimi ve de
‘torbacı’ tabir kişiler aracılığıyla satışında ön sıralarda yer alıyor..
Zeytinköy olarak bilinen Yeşildere, Doğuyaka ve Gebizli mahallelerinde
polisin sıkça gerçekleştirdiği operasyonlara rağmen uyuşturucu bugüne kadar
uyuşturucu trafiğinin önü tam olarak kesilebilmiş değil..
Antalya Emniyet
Müdürlüğü’nün uyuşturucuyla mücadele raporunda 2019 yılının başından bu yana
Zeytinköy bölgesinde yapılan denetimlerde gözaltına alınan bin 9 kişiden
66’sının tutuklandığı vurgulanıyor.
Zeytinköy, sadece Antalya’nın uyuşturucu bölgesi olarak
bilinmiyor, aralarında ünlü sanatçıların da bulunduğu pek çok kişinin kent
dışından gelerek ‘torbacılardan’
madde temin ettiği de kamuoyunca biliniyor ve konuşuluyor.
İstatistiklere
göre, son 3 yılda ‘ALO 191 Uyuşturucu ile Mücadele Hattı’na başvuran ve
uyuşturucu batağından kurtulmak isteyen 88 bin kişiden önemli bir bölümü
Antalyalı..
Raporda, Antalya Cumhuriyet
Başsavcılığı koordinesinde, Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından
2019 yılı itibari ile bugüne kadar Zeytinköy bölgesinde 29 ekiple yapılan
uygulamalar ile mahalle içerisinde şok uygulamalarla uyuşturucu madde satışı
yapan ve kullanan şahıslara yönelik operasyonların sonuçları şöyle paylaşıldı :
“Operasyonlarda 4 kilo 899 gram esrar maddesi, 2 kilo 752
gram eroin maddesi, 266 gram kokain maddesi, 39 gram metamfetamin maddesi,
6.294 adet extacy hap, 455 adet sentetik ecza hap, 11 adet hassas terazi, 1
adet tabanca, 5 adet av tüfeği ve 66 adet fişek, 47.750 TL, 110 dolar ve 5 euro
ele geçirildi”
Şurası yadsınamaz bir gerçek ki uyuşturucu-madde
bağımlılığı toplum için,özellikle de genç nesil için en büyük tehdit..
Genellikle arkadaş çevresinde deneme ile başlayan
uyuşturucu bağımlılığı yüzünden can kayıpları oldu, yuvalar dağıldı, toplumsal
çalkantılar yaşanıyor, gençler ve aileler perişan..
Madde bağımlılığı ile mücadele ise kör topal gidiyor…
Yarınlarımızı tehdit eden bir illet, bir canavar
uyuşturucular..
Madde bağımlığı yüzünden bedenen ve ruhen sağlıksız bir
nesil söz konusu..
Uyuşturucuların vücuda yaptığı zararlar ise dehşet
verici..
Uzmanlar uyuşturucu belasının zararlarını şöyle
sıralıyor:
Merkezi sinir sisteminde : Sigaradan
itibaren bütün uyuşturucuların en büyük zararı ve tahribatı beyin ve merkezi
sinir sistemi üzerindedir. Bağımlılarda beliren ilk olgu; akıl ve sinir
hastalıkları ve arızalarıdır. Delilik, erken bunama, şuur kaybı, uykusuzluk,
felçler hezeyan (sayıklama, saçmalama, akıl dışı davranışlar ) halüsinasyon
(vehim, hayal görme, işitme vs. ) lar, zeka ve hafıza kayıpları.En kısa ifade
ile: Akıl hastalıkları, zihni ve ruhi karmaşa ve kaoslar .
Sindirim Sisteminde:
Bulantı, kusma, karın ağrıları, kabızlık,
ishal, mide ve bağırsak spazmları, kanama ve yaraları, gastrit, ülser vs.
Karaciğer ve böbreklerde:
Bu zehirlerin organizmadan atılmasında en
ağır görev bu organlara düşmekte olup, karaciğer ve böbreklerde büyük arıza ve
tıkanmalara, karaciğerde yetersizlik, yağlanma ,sertleşme (siroz)...
Böbreklerde büyük tahribat, albümin, kan
ve idrar çoğalması, tıkanmalar ,ağır böbrek hastalıkları
Gözlerde:
Işık ve mesafede uyumsuzluk, şaşılık gece
körlüğü, göz bebeği büyümesi, küçülmesi, göz adale felci bilinen sonuçlar ve
tezahürlerdir.
Solunum sisteminde:
Nefes darlığı, öksürük, boğulma hissi, bu
yolla kalp sıkışmaları, solunum felçleri ve ölümler bilinen olaylardır.
Kan organlarında:
Kan ,insan hayatının en önemli organı
olup, uyuşturuculardan büyük zararlar görür. Kansızlık ,kan zehirlenmeleri, kan
hücrelerinde şekil ve miktar değişiklikleri, kanın korkulu arızası olan
pıhtılaşma ve kangrenler başlıca arızalardır.
Bunları okumak bile
ürkütücü..
O nedenle kapımızdaki bu
tehlike için dikkatli olmalıyız..
Bir defadan bir şey olmaz
kadar tehlikeli bir deneyim olamaz..