Hükümetin orman arazilerini satmaya çalıştığı iddiaları bomba etkisi yarattı.

Orman arazileri satışa çıkarılırsa en büyük darbe Antalya’ya vurulmuş olacak..

Çünkü Antalya, Türkiye’nin orman zengini illerinin başında geliyor.

Antalya’da 11 milyon 149 bin dekar orman bulunuyor.

Antalya, Mersin ve Muğla ile birlikte orman varlığı bakımından en zengin iller olması nedeniyle ‘Türkiye’nin oksijen depoları’ olarak gösteriliyor.

Hükümetin orman arazilerine satışa çıkarmaya hazırlanmasını Türkiye Ormancılar Derneği, çok sert bir açıklama ile eleştirdi.

Türkiye Ormancılar Derneği’nin açıklamasında,  Hükümet, ekonomik darboğaz ve dövizdeki yükselişe karşı gözünü yeniden orman alanlarına dikti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, atıl hazine arazilerinin değerlemesini bitirmek üzere olduklarını ilan etti. Tespitlerimize göre, çoğunluğu İstanbul, Antalya, İzmir ve Muğla gibi turizm merkezi 20 ilde yürütülen çalışmayla 2.3 milyon metrekare arazi inşaat projeleri için satılacak” denildi.

Bir süre önce İstanbul Sultanbeyli ve Maltepe, İzmir Gaziemir ve Aliağa, Kocaeli Dilovası ilçeleri gibi çok değerli ormanlık arazilerin orman vasfından çıkarıp imara açılmak üzere Maliye Bakanlığı’na devredildiği iddia edilmişti.

Türkiye Ormancılar Derneği, büyük gürültü koparması beklenen orman arazilerinin satışına ilişkin açıklamasında daha sonra şunları belirtti :

Ayrıca 13 bin kilometrekare tescil harici alan da bu süreçte ranta açılacak. Bütün bu satış işlemleri için e-haciz uygulaması devreye sokulacak. Hazine arazilerindeki kiracılar bu yolla çıkartılacak. 5 bin lojmandaki memurlar da evlerinden çıkartılarak araziler inşaat şirketlerine devredilecek. TOKİ, 15 bin 506 yeni inşaat projesi için ihale düzenleyecek. Çoğu İstanbul, Antalya, İzmir, Muğla gibi turizm bölgesindeki kıyılarda yer alan orman arazilerinin ranta açılmasıyla 9 milyar liralık gelir elde edilmesi planlanıyor. Şimdiden uyarıyoruz; ortaya çıkacak sorunlar, bu paranın çok üzerinde felaketlere dönüşecektir. Hatırlatmak isteriz; İstanbul’da Temmuz 2017’de yaşanan 20 dakikalık dolu ve fırtına sonucunda ortaya çıkan tahribatın faturası1.2 milyar liraydı. Doğa, orman alanlarının satışıyla elde ettiğiniz parayı birkaç saat içinde sizden geri alabilir. Doğanın adaletine karşı gelemezsiniz

Türkiye Ormancılar Derneği’nin de ifade ettiği gibi doğanın adaletine karşı gelinmiyor.

Bunun en canlı örneğini Elmalı’da yaşadık..

Elmalı, bir kez daha sel felaketini yaşadı..

Felaketin nedeni belli, doğal dengenin bozulması, dağa taşa konut, tesis kurulması..

Antalya ormanlarının talanı turizm yatırımcılarının Antalya’ya hücum etmesiyle başladı.

Kemer, Belek, Kadriye başta olma üzere denizle ormanın birleştiği alanlar ranta kurban edildi.

Bunun yanında uzunca bir süredir orman alanlarında rant bölgeleri yaratmak adına yangınlar çıkarıldı.

Anımsayın geçmişte aynı anda Antalya’nın üç bölgesinde birden orman yangını başladı.

Ormanların talanına son yıllarda maden ocakları da katıldı.

Koltuğuna dosyasını alan Ankara’dan tahsisle geldi, ormanları mermer ve taş ocakları ile yok ettiler..

Sadece ormanlar mı ?

Antalya’nın bir diğer doğal zenginliği dağları bile mermer ve taş ocakları açarak tanınmaz hale getirdiler.

Görünen o ki rantçıların ve işbirlikçilerinin gözleri doymuyor..

Daha çok kazanma hırsıyla Antalya’yı Antalya olmaktan çıkarıyorlar..

Doğal dengeyi tamiri olanaksız bir şekilde bozuyorlar..

Rantçıların dengesini bozduğu doğa intikamını alıyor ama olan yine Elmalı örneğindeki gibi garibana oluyor..