Kaş'ta tarih yok olmasın!

Likya yolundaki yaklaşık 400 yıllık tarihi ambarlar yok olma tehlikesi altında. Kaş Bezirgan Mahallesi’ndeki Antalya Bölge Koruma Kurulu’nca tescillenmiş ambarların ayağa kaldırılması için başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, Antalya Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi olmak üzere yöneticilerden duyarlılık bekleniyor

BİRER BİRER DÖKÜLÜYORLAR

Antalya’nın doğal güzelliklerinin yanı sıra tarihi zenginliğiyle de dikkat çeken Kaş ilçesinin Bezirgan Mahallesi’nde tarihi ve kültürel miras yok olma tehlikesi altında. 300 - 400 Yıllık tarihe tanıklık eden ahşap tahıl ambarları birer birer dökülüyor. Ayakta kalma savaşı veren ambarların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Son dönemde 2 ambar tamamen yok oldu, 2 tanesi de yok olmak üzere.

TESCİLLİ AMA DESTEK YOK

2014’te mahalleye çevrilen Bezirgan Köyü’nün simgesi olan, Osmanlı İmparatorluğu’nda ticari hayata tanıklı etmiş ambarların ayağa kalkması için mülk sahiplerinin desteğe ihtiyacı var. Edinilen bilgiye göre bu konuda Antalya Büyükşehir Belediyesi Koruma ve Uygulama Şube Müdürlüğü dosya hazırlandı. Bu tahıl ambarlarını ''Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu''nun 2010'lu yıllarda tescillediği öğrenilirken,  tescilli olduğu için sahiplerinin kendi başına onarım yapması mümkün olmuyor ve göz göre göre bir tarih yok oluyor.

ÖNLEYİCİ ÇALIŞMA YOK

Batı Akdeniz'de Likya mimari yapı tarzını günümüze taşıyan en güzel sivil mimarlık örneklerinden ahşap tahıl ambarları, tarımın yoğun olarak yapıldığı dönemlerde köylünün tahıllarını ve kıymetli eşyalarını koyduğu depolardı. Tescillenerek koruma altına alınan ancak çürüyerek yıkılmaması ve yok olmaması için önleyici çalışmalar yapılmayan ambarlar için Bezirgan halkı yetkililerden yardım bekliyor.

AKADEMİK ÇALIŞMAYA GİRDİ

Konuya ilişkin Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Edebiyat Fakültesi’nde Sanat Tarihi Bölümü öğrencisi Naciye Küçük’ün Bezirgan’dın tahıl ambarlarına ilişkin bir tezi olduğu biliniyor. Batı Toroslar’ın üretim havzalarına yerleşen ahşap tahıl ambarları, antik çağdaki yapı kültürü ve formunu günümüze kadar ulaştırırken, yok olmaması için adım bekleniyor. Bu tarihi ve kültürel değerlerin yok olmaması için ulusal ve uluslararası kuruluşlardan da karşılıksız finansal destek sağlanması olasılığı bulunurken, bir çalışma olmaması bölge halkını üzüyor.

SONGÜL BAŞKAYA