Antalya Barosu’nun önceki dönem
başkanlarından Gürkut Acar ve Cengizhan Gököz, İstanbul seçimlerinin yenilenme
kararını Akdeniz GERÇEK’e değerlendirdi. Gürkut Acar, yaşananların tam bir
rezalet olduğunu, siyasi iktidarın verdiği karar nedeniyle oluşan bu durumun
ulusal ve uluslararası çok büyük yansımaları olacağını kaydetti. Cengizhan Gököz
ise devleti yöneten gücün baskısıyla alınan seçimlerin yenilenmesi kararının
kendisini şaşırtmadığını, dolayısıyla alınan kararın hukuku değil siyasi
olduğunu söyledi.
ACAR:
BİR HUKUK REZALETİDİR
Gürkut Acar, seçimlerin yenilenmesinin
bir hukuk rezaleti olduğunu belirterek, “Hukuken haklı olan, bir kazanmış
adayın hakkı yenmiştir. Bunun hukukla açıklanması mümkün değildir. Bunun çok
ulusal ve uluslararası büyük yansımaları olacaktır. Çünkü hukukun olmadığı bir
ülkede insan hakkı, demokrasi ve istikrarlı bir ekonomik sistem kurulamaz. Açık
ve net bir şekilde söylemek gerekir, artık demokrasi ölmüştür. Burada en önemlisi şudur; hiç kimsenin artık
Türkiye’de can ve mal güvenliği kalmamıştır. Bu siyasi iktidarın verdiği karar
nedeniyledir” dedi.
GÖKÖZ:
HİÇ ŞAŞIRMADIM
Cengizhan Gököz ise İstanbul’da
seçimlerin yenilenmesi kararına hiç şaşırtmadığını ifade ederek, “Siyasi olarak
baktığımız zaman devleti yöneten gücün çok aleni ve açık bir şekilde, çok sert
bir üslupla, ‘bitirin bu işi yeter, sustum bu güne kadar’ şeklideki o sözünün,
o baskısının sonucudur. Burada hukuki bir karar verilmedi. Siyasi bir karar
verildi. Devleti yöneten Cumhur İttifakı dediğimiz, o sistemin YSK üzerinden
aldığı bir siyasi karardır. Hukuki olmaktan çok uzaktır. Eğer hukuka açık
aykırılık varsa tamamı iptal edilir. Neymiş de, kamu memuru değilmiş? Peki
ilçelerde değil miydi? Muhtar da değil miydi? Belediye meclis üyeliklerinde
değil miydi? Şimdi o belediye meclis üyesi yönetmeyecek mi yani Büyükşehir
Belediye Başkanı seçilinceye kadar belediyeyi? Yani bakış açımız çok aline, net.
Biz bunu öngördük. ‘Demokrasi ve hukuk yara aldı’ diyorlar, olmayan şey yara
almaz ki” diye konuştu.
ARTIK
SESSİZ KALMAMALIYIZ
Yaşanan sürecin Hakimler ve Savcılar
Yüksek Kurulu (HSK) birilerinin eline geçtiğinde ve 2010 referandumuyla başladığını
iddia eden Gököz, şöyle dedi: “Yaşananlar bunun sonuçlarıdır. Türkiye’de bir
hukuk devleti ve demokrasi var da, yok edildi ya da yara aldı sanılmasın. Zaten
böyle bir durum yoktu. Yok olan bir şey
yara almaz. Bundan sonraki süreçte ise doğru dürüst bir seçim yapılırsa aynı
sonucun çıkacağını hatta farkın daha da artacağını düşünüyorum Şunu da eklemek
isterim; bundan böyle Türk toplumu da yapılanlar karşısında daha fazla tavır
almalı, sessiz kalmamalıdır. İtirazlarını en yüksek tondan dillendirmelidir.” Kubilay
ELDEMİRCİ