EV İÇİ EMEK YOK SAYILAMAZ 

Antalya Kadın Platformu adına Akdeniz GERÇEK’e açıklamalarda bulunan İpek Karanfil,  erkek egemen sistem ve kapitalizm ortaklığının kadın bedeni ve emeği üzerinde baskı kurmaya çalıştığını belirterek “ Bu baskı kendisini eğitim, siyaset, çalışma ve hukuk alanlarındaki eşitsizlikler olarak göstermekte. Kapitalizmin de ortaya çıkışıyla birlikte kadın emeğinin sömürüsü, kadın mücadelesi açısından kendinden sıkça bahsettiriyor” dedi. İpek Karanfil, ev içi emeğin yok sayılması ve kamusal alanda kadınlara uygulanan mobbing ücret eşitsizliği ve cinsiyetçi iş bölümü gibi tutumlarının kadın emeği sömürüsünün en genel anlamda iki örneği olduğunu açıkladı.
BİYOLOJİK FARKLILIKLARIN YETENEĞE ETKİSİ YOK

İpek Karanfil,  kadın temsilinin her alanda daha az olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi :
“Kamusal alanda bulunmamızın engellenmesinin en büyük sebebi de toplumsal cinsiyet rolleridir. Erkek egemen sistem, kadınların biyolojik sebepler ile ev içindeki yeniden üretimi sağlaması ve çocuk bakımını üstlenmesinin daha uyun olacağını, yöneticilik vb. işleri yapamayacağını, bu gibi işlerin erkeğin yapı ve doğasına daha uygun olduğu düşündürür ve savunur.  Oysa biyolojik farklılıkların yeteneklerimiz üzerinde asla bahsedildiği üzere bir etkisi yoktur. İktidar, kadınları özel alana hapsetmek ve emekleri üzerindeki baskıyı yaşamın bütün mecralarına yansıtmayı hedeflenmektedir.”

ASLA SAMİMİ DEĞİLLER

Karanfil, TÜİK tarafından açıklanan verilerde şirketlerde üst düzey ve orta kademe yönetici pozisyonundaki kadın oranının %17,3 şeklinde açıklanmasına yönelik olarak ise, “ Dışarıda kadınlar aynı işi yapmalarına rağmen daha az ücret alır veya işe alınmazlar. Kamusal alanda erkekler esas iş gücü, kadınlar ise yardımcı iş gücü olarak görülür. Bu nedenle yöneticilik asla kadınların yapabileceği bir iş değildir şeklinde empoze edilir.   Her ne kadar kadın mücadelesinin büyümesi ile kadın görünürlüğünü arttırmak zorunda kalsalar da bu konuda asla samimi değiller. Kadınların karar verici bir konumda bulunmaları iktidar tarafından asla kabul edilemez. Çünkü iktidar bakış açısı, kadınları evde ve dışarıda da itaat eden taraf olarak görür.”

KADINLAR EVLERE HAPSOLMAYACAK

Karanfil, iş gücü, ücretler ve haklar anlamında eşit koşulların sağlanmasının asıl talepleri olduğunu açıklarken, “Kadınlar ne itaat edecek ne de evlere hapsolacak.  Bizler, Antalya Kadın Platformu olarak kadınların ezildiği, sömürüldüğü, dışlandığı, ayrımcılığa maruz kaldığı, baskı ve şiddete maruz kaldığı her alanda mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” diyerek hayatın ve mücadelenin ortasında olduklarını vurguladı.  Dilara AÇİKYİLDİZ

 

 

Editör: TE Bilisim