İKİ BAŞLIKTA SINIFLANDIRILDI 

Eğitim Bir Sen'in, 'Eğitim Kurumu Yöneticilerinin Seçimi ve Yetiştirilmesi: Tespitler ve Bir Model Önerisi' raporunu açıklandı. 70 sayfalık raporda Eğitimi, ‘hizmetin üretim süreci’ ve ‘hizmet yönetim süreci’ olarak iki ana başlık altında düşünmek gerektiğini söyleyen Eğitim Bir Sen Antalya Şube Başkanı Mustafa Çoban, "İki sürecin birbirini tamamlaması ve desteklemesi, hem ayrı ayrı hem de bir bütün olarak sorunsuz işlemesi önem arz ediyor. Bu sağlanmadan, gerçek bir eğitim sisteminden bahsetmek de eğitimde kalıcı ve kalkınmayı sağlayıcı başarıyı elde etmek de mümkün değildir”dedi. Çoban, kaliteli eğitim için iyi öğretmen ve lider yönetici kavramlarının ilişkisinin oluşturulması ve bunların doğru zeminde ilişkilendirilmesi gerektiğini söyledi. 

EĞİTİM YÖNETİCİLİĞİ VURGUSU 

Eğitim-Bir-Sen’den verilen bilgiye göre, Eğitim sisteminde, hem mevzuatta hem de uygulamada istikrarın yakalanamadığı konuların başında eğitim yöneticiliğinin geldiğini vurgulayan Başkan Çoban, “Eğitimde amaçlara ulaşılması ve kaliteli eğitim hizmeti sunulması; okulun iyi örgütlenmesine ve iyi yönetilmesine, okulların iyi yönetilmesi ise eğitim yöneticilerinin kariyer-liyakat ekseninde yetiştirilmesine ve seçilmesine bağlıdır. Kaliteli eğitim, ‘iyi öğretmen’ ve ‘lider yönetici’ ikilisini oluşturmayı ve ilişkisini doğru zeminde kurmayı gerektiriyor. Bu yönüyle, iyi öğretmen ve lider yönetici ikilisini bulmak noktasında ülkemizde sorun olmadığını görüyor ve biliyoruz. Sorun, bu ikili arasındaki ilişkinin, her birine ait mevzuat ve uygulama içeriklerinin doğru zeminde kurulmaması ve kurgulanmamasıdır" diye konuştu.

SİSTEM VE HEDEFLER NET DEĞİL 

'Türkiye’nin öğretmen ve yönetici konusunda nitelik değil, eğitim sistemi ve hedefleri konusunda netlik sorunu var' diyen Başkan Mustafa Çoban, Öğretmenlere ve yöneticilere ‘gereken nitelikleri taşımadıkları’ ithamını yapmaktan haz duyan ve ‘Türkiye’nin nitelikli öğretmen ve yönetici sorununu çözmesi gerek’ demekten yorulmayan bir kitlenin olduğunu söyledi. Çoban, Öğretmenlerin niteliklerini eğitim sürecinde kullanmasını, yöneticilerin de yeteneklerini yönetim sürecinde devreye sokmasını imkansızlaştıran bir eğitim sisteminin mevcut olduğunu belirtti ve bu eşik aşılamadığından, eğitim yönetimi ve eğitim yöneticileri konusunda yapılması gereken işlerin masaya yatırılıp tartışılamadığını kaydetti.  

HAK EDEN GÖREV ALMALI 

Öte yandan öğrenci başarısında öğretmenlerden sonra okul yöneticilerinin geldiğini aktaran Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Çoban, oluşturdukları raporda, Türkiye’deki güncel çalışmalara katkı ve etki üretecek şekilde, geçmişten bugüne yaşanan sorunları tartışmaya, çözüme yönelik veriye dayalı analizler yapmaya gayret ettiklerini söyledi.  Mevcut sorunlara uzun vadeli çözümler getirecek, eğitimin hem yönetimini hem de nitelik artırıcı etkisini kolaylaştıracak, hak edenin görev almasını, hakkını verenin görevde kalmasını ve yeterliliğini kaybedenlerin görevine son verilmesini öngören bir çözüm arayışı niyetiyle hazırlanan ve alternatif, somut bir model önerisi içeren raporun satır başları şöyle sıralandı:

"Eğitim kurumu yöneticiliği ikinci görev olmaktan çıkarılmalı, Eğitim kurumu yöneticiliğinin ön şartı ‘öğretmenlik’ olmalı, Bakanlık, eğitim yöneticilerinin eğitimini bizzat gerçekleştirmeli, Eğitim yöneticiliği mevzuat ve uygulamalarında istikrar önemli ve gereklidir. Bakanlık, eğitim kurumu yöneticiliğinde önce yetiştirme sorumluluğu almalı, sonra seçme ve atama yetkisine odaklanmalı. Müdür yardımcılığı eğitim kurumu yöneticiliğinde ilk basamak olmalı,  ‘Yönetim ve Denetim’ alanında yüksek lisans yapanlar yazılı sınavdan muaf tutulmalıdır. İdarenin sürekliliği ve istikrarı ilkesi gereği kazanılmış haklar korunmalıdır"(Haber Merkezi)

 

Editör: TE Bilisim