Araştırmacı Yusuf Bölük, artan maliyetler karşısında zarar eden ve ürününü ekemez hale gelen Türk çiftçisinin tarıma küstüğünü ve yavaş yavaş toprağını kaybetmeye başladığını söyledi. 


Çevre konusunda yaptığı araştırmalarla tanınan Yusuf Bölük, ülke tarımının ve çiftçisinin zor günler geçirdiğini söyledi. Akdeniz GERÇEK’e konuşan Bölük, son yıllarda maliyetlerin artmasının çiftçiyle birlikte tüketicinin de olumsuz etkilendiğini kaydetti. Bölük, şöyle konuştu: “Tarımın gelişmesi dedik ıslah tohuma yöneldik, ıslah tohum ve sertifikalı fidan yoksa çiftçi destekleme ve teşvik alamadı. Bu sayede çiftçinin elinde yerli ve milli tohum kalmadı. Türkiye topraklarında zararlı haşere ve virüsler cirit atmaya başladı, çözüm ürününüzü tuta zararlısına yedirmeyin, virüs olan topraklara ürün ekme yasağı getirilmesi. Her yere patates ekilemez oldu, zararlı ve virüsün çözümü var mı? Virüs ve zararlıları yok etmek için ne gibi bir mücadele uygulanacak. Depolara konulan ürünler dayanmaz oldu. Peki bunun sebebi nedir?”

TOPRAĞINI KAYBETTİ

“Bu soruların cevabı olmadan pazarda oluşan yangına çözüm bulmak çok zor. Maliyetler karşısında zarar eden, aç kalan çiftçi toprağını ekemez hale geldi, ekememekten ziyade toprağını kaybetmeye başladı. Maliyetlerin yükselmesi, zararlı ile mücadele edilememesi sonucunda zarar eden aç kalan çiftçi tarıma küstü. Bunun sonucunda üreten bir toplumdan tüketen bir topluma dönüşmenin zararını hepimiz görmeye başladık. Tarımdan kopmayan çiftçilerden zararlı ile mücadele edemeyen üreticiler ürününü sökmek zorunda kalıyor. Bunun sonucunda pazarda üründe azalma yaşanıyor. Pazara giren ürün az, pazarda alıcı çok olunca ürün fiyatını düşüremezsiniz.”

SEBZEYİ STOKLAYAMAZSINIZ

Örtü altı son bahar üretiminin önümüzdeki günlerde piyasaya girmeye başlayacağını hatırlatan Bölük, ”Kısıtlı olan domatesin havaların soğumaya başlaması, sezonun sonuna yaklaşılması ile azalması sonucunda fiyatlar artış gösterdi. Güzlük denilen örtü altı son bahar üretimi önümüzdeki günlerde piyasaya girmeye başlayacak. Üründe artışla birlikte fiyatlar düşmeye başlayacaktır, fiyat düşmesi söylemler ve tedbirlerin alınmasından değildir. Sebzeyi stoklayamazsınız günü geldi mi piyasaya sürmek zorundasınız, tarımın bayramı, tatili, düğünü cenazesi yoktur. Piyasada oluşacak ürün artışı ve alım dengesine yani arz ve talebe bağlı olarak düşecektir. Tuta ürünlere büyük zarar vermez, ürünler zararsız olarak hasat edilebilirse fiyatlarda düşüş olacaktır” dedi.

MALİYETLER İFLASA SÜRÜKLEDİ

Tohum, gübre, ilaç ve mazot maliyetlerinde oluşan artışın ürünlere zarar verdiğini, zararlı ve virüslerle mücadelede yetersiz kalınmasının ürün maliyetlerinde artışına neden olduğunu hatırlatan Bölük, “Yetişen ürün satışının maliyetlerin altında kalması çiftçiyi iflaslara sürüklemiş tarım üretiminde daralmaya neden olmuştur. Tohumda ıslah ürünün piyasaya yayılması, çiftçinin elinde atadan gelen tohumların kalmaması, tekelleşmeye sebep olmuştur. Bu uygulama yapılırken acaba devletin elinde tohum bankası var mı? Acil bir durumda çiftçiye, üreticiye tohum verebilir mi? Bu konuda bir stratejik planı var mı?  Asıl sıkıntı burada aslında tarım bir ülkenin stratejik geleceğidir. Varsayalım ki ıslah firmaları iflas etti ya da yabancıların eline geçti, ülkemizde sıkıntı yaşandı ve ters düştüler, ‘tohum vermiyoruz’ dediler. O zaman pazar ne olacak? Bu ülkenin insanları ne yiyecek? Bugün 10 liraya pahalı dediğimiz ürünleri ve bugünleri ileride mumla ararsak ne olacak?” diye konuştu.

TARIMDA REFORM ŞART

Tarımdaki sorunun çiftçinin para kazanmasıyla çözümleneceğini iddia eden Bölük, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çözüm için çalışırken yok ederek yapmamalıyız, daha iyiyi yaparak iyileşmeyi sağlamalıyız. Tarımda yapılacak reform, çiftçinin toprağı ile barışması tekrar kazanmaya başlaması, ürün çeşitliliği ve üretim maliyetlerinin düşmesi pazarın yangınını düşürecektir. Başka türlü bu yangın sönmez, bataklıkta sinek ölür ama tekrar ürer. Çözüm bataklığı kurutmaktır, tarım arazilerinden rantın çekilmesidir. Tarım havzalarının korunması, doğru ve yerinde bilinçli destekleme ve teşvikler verilmelidir Kazanan ve üreten bir düzene dönüşecektir, bu sorun bütün bu sektörlerin öncülerinin bir araya geleceği, sahaya inerek ortak akılla varılacak çözüm yolları ile çözülebilir. İlk önce çiftçi kazanmaya başlaması ile çözülebilir. Devletin tohumdan üretime, pazarlamadan tüketim noktasına kadar birçok alanda vergi geliri sağladığı ancak hiçbir zaman ortada olmayan bir faktördür. Kayıt dışına fırsat verilirse devlette burada büyük vergi kayıplarına neden olacaktır.”  Kubilay ELDEMİRCİ

Editör: TE Bilisim