Antalya’daki salon
sporlarının gelişmesinden büyük katkısı olan Atatürk Kapalı Spor Salonu’nun
yıkılması sosyal medyayı ayağa kaldırdı. Antalyalı eski basketbolcu ve
karikatürist Hakkı Hakan Kok’un sosyal medyadan yaptığı, “Kapalı spor salonumuz
başarıyla yok ediliyor hayırlı olsun’ paylaşımı sonrası tepkiler çığ gibi
büyüdü. Birçok Antalyalı salonun yıkılmasıyla Antalya’nın en önemli hafızasının
yok edildiğini kaydetti. İşte o paylaşımlar:
BİRHAN VAROL: Bir şehrin
belleğini yıktıklarının farkında bile değiller. Kent belleği için müze yapmak
için, kent belleği olan bir yapıyı yıkmak da ayrı bir ironi. Tarih affetmez.
YILDIRIM GÖRÜNMEZ: Antalya’nın
bir hatırası anıları rant uğruna katledildi.
Yıkılan sadece salondan ibaret
değil, hatıralarımızı da yıktılar.
SERPİL TEKETAŞ: Tarihi
yok etmek için, ellerinden geleni yapıyorlar. Bunu yapan Belediye başkanın,
Antalyalı olması da vahim bir durum.
ŞENGÜL AKTEPE: Çok
üzüldüm... Çocukluğumuz, gençliğimizi de silip süpürüyorlar Antalya’dan ve bir
sürü dernek var ayrı ayrı güya Antalya’yı seven, koruyan hiç biri bir dernek
etmiyor Antalya'nın haklarını korumak için. Bence onların değil sessiz kalan
Antalya'da yaşayanların ayıbı bu. Naçizane fikrim.
MURAT AKBULUT: Hey gidi günler yapıldığında girmek
için çok can atardık. Hele orda oynaya bilmek için neler vermezdik. Bir gün
gelir bunların hesabı sorulur elbet.
ÖMER APA: Ne
yazık ki bu ilk değil şehrin hafızasına kazınmış nice yerleri yerle yeksan
ettiler. Ne yazık ki hepsinin altında Menderes’in imzası var.
İLHAMİ SEZGİN ERYÜZLÜ: Gözyaşlarımla
resim çektim içine girmeye yüreğim elvermedi bir zamanlar sporcu olarak
girdiğim spor mabedimize
MUSTAFA GENİŞ: Rahmetli
Süleyman Erol un ruhunu sızlatıyorlar Antalyalılar üzgünüm ama bu ayıp
hepinizin.
EZEL HATİPOĞLU: Buna
izin verenlerde ‘Antalyalıyım’ diyen belediye başkanlarını da kınıyorum. İnönü
İlkokulu, Kız Meslek yıkıldı da ne oldu. İncik boncuk işini başka bir yere
koyamazlar mıydı? Yazık çok yazık
NE DEDİLER?
Akdeniz GERÇEK’in
ulaştığı Antalyalı eski basketbolcu ve karikatürist Hakkı Hakan Kok ile İnşaat
Mühendisleri Odası Merkez Yönetim Kurul Üyesi Dr. Cem Oğuz, ANSİAD Yönetim
Kurulu Üyesi Mimar Akın Akay Akıncı ve Deniz Ticaret Odası (DTO) eski başkanlarından Ahmet Erol konuyla
ilgili görüşlerini açıkladı.
KOK: ESKİYİ
KORUMAYI UNUTTUK
Hakkı Hakan Kok, Antalyalı sporcular için adeta mabet
olan kapalı spor salonunun yıkılmasını yanlış bulduğunu söyledi. Kok, şöyle
konuştu: “Dünyanın her yerinde okul olsun, hastane ya da spor salonları olsun
yıkıldı mı yerlerine daha iyileri, daha modernleri yapılır. Biz de yıkıldı mı maalesef
‘kurtarılmış alan’ olarak envantere geçiyor. Antalya artı eski Antalya değil,
nüfus 100 binden buçuk milyona çıktı. Biz yeni yaparken eskiyi de korumalıyız.
Zira bu salonda ne zaferler kazanılmıştır, birkaç nesil gençlik burada
büyümüştür. Kapalı’nın önünden geçerken o şehre olan aidiyetinizi
hissedersiniz, mutlu olursunuz. Bu tip insanları motive eden çimentolardır. “
PANKARTI BARİ
KALDIRSAYDINIZ!
“Şimdi oraya dünyanın en iyi müzesini de yapabilirsin bu
da güzeldir ama ille de bu salonu yıkmanın bir alemi yoktur. Müzeyi Antalya’nın
birçok yerine yapabilirsin. O salonu bir spor müzesi olarak da kullanabilirsin
ama o ruhu yakalayamazsın. Çünkü o salonda birçok güzellik yaşandı. Biz belki o
spor salonu sayesinde başıbozukluktan kurtulduk ve sporcu olduk. Belki zamanı
geldiğinde çocuklarımızı buraya getirip o anılarımızı onlara anlatıp eski
günlerimizi yad edecektik. Bütün bunlar yok sayıldı çok yazık oldu. Güzel
şeyler yıkmadan da yapılabilir. Bu konuda kimsenin görüşüne de başvurulmadı, en
azından bu sayılabilirdi. Sonuçta burası bize bir maddi gelir getiren bir yer
değil, bizim bir menfaatimizi yok. Bizim ortak paydanız Antalya. Ancak bir de
dalga geçer gibi salonun içinde ‘sporculara başarılar dileriz’ pankartı var. En
azından onu kaldırsalardı.”
OĞUZ: ANILAR DA
YIKILDI GİTTİ
İnşaat Mühendisleri Odası Merkez Yönetim Kurul Üyesi Dr. Cem
Oğuz, Antalya’nın hafızası olan yerlerin tek tek yıkılmasının üzüntü verici
olduğunu söyledi. Oğuz şöyle konuştu: “Işıklar Caddesindeki kapalı spor salonu
bizim de içinde bulunduğumuz 70 ve 80 kuşağının çok değerli anılarının olduğu,
gençliğinin büyük bir bölümünün geçtiği bir yer. Madem kent belleği yapılacaktı
aynen, özgün nitelikleri korunarak yapılabilirdi. Bu şekilde hemen hemen
yıkılmış durumda. Ne kadar yapılacak onu da bilmiyorum. Ama şunu söyleyeyim,
anılar da bu yıkımla birlikte gitti. Dolayısıyla yanlış bir iş yapılmış. Vatan
Kahvesi de bu şekilde gitti. Hızır Reis Ortaokulu, İnönü İlkokulu, Kız Meslek
Lisesi bu şekilde gitti. Birer birer yok oluyorlar. Bunlar hep Antalyalının
hafızasında önemsediği yapılar. Üzülüyoruz tabii ki. Halbuki bunlar ortak
akılla çözülebilirdi. Aslı korunarak bir şeyler yapılabilirdi.”
AKINCI: AVM’LER Mİ
KENT HAFIZASI OLACAK?
ANSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Mimar Akın Akay
Akıncı, Antalya’nın hafızalarının tek tek yıkıldığını ifade ederek,
“Kent belleği için, kent belleğine ait Antalya’nın en önemli spor tesislerinin
başında gelen kapalı spor salonunun yıkılmasını son derece ironik buluyorum.
Benim esas merak ettiğim bundan 50 sene 100 sene sonra kent belleği için hangi
binamızı, hangi tesisimizi göstereceğiz onu merak ediyorum. Bütün binalar
yıkılıyor ve kentin hafızası tümden kayboluyor. İnönü İlkokulu yıkıldı, Kız
Meslek Lisesi yıkıldı, bunlar kent hafızasıydı. Avrupa’ya gidince görüyoruz
adamlar tarihin içinde yaşıyor. 100 yıllık binalara hiç dokunmuyorlar. Doğal
olarak Antalya’da bu yıkılan binaların hepsinin bir hikayesi var. Kalkıp biz
burada apartmanlardan bahsetmiyoruz. Bu tip kent hafızasını taşıyan binaların, mutlaka
bir şekilde restore edilerek bugünlere taşınması lazım. Biz bu eleştirilerimizi
şimdi yapmıyoruz daha önce İnönü İlkokulu yıkıldığı zamanda bunları gündeme
getirmiştik. Artık bu gidişle yıllar sonra kent hafızası için AVM’leri
göstermek zorunda kalacağız diye düşünüyorum” diye konuştu.
EROL: MAZİSİ OLAN
BİR SALONDU
Deniz Ticaret Odası (DTO) eski başkanlarından Ahmet Erol, Atatürk Spor Salonu’nun rahmetli babası Süleyman Erol’un Beden Terbiyesi İl Müdürü olduğu dönemde çok zor şartlarda yapıldığını hatırlatarak şöyle dedi: “O dönem için çok önemli bir tesisti. Antalya gibi büyük bir ilin özellikle kent merkezinde birçok spor salonuna ihtiyacı var. Tamam belki 100. Yıl bölgesinde çok büyük bir salon yapıldı ama kent merkezinde özellikle amatör kulüplerin, okulların ve o bölgede yaşayan gençlerin de kullanabileceği bir salon gerekiyordu. Acaba burayı herkesin gece-gündüz yararlanabileceği bir yer haline getirebilir miydik? Belki eski bir salondu ama mazisi çok faylaydı. Yine de elden geçirilebilir ve spora yönelik bir şekilde yaşatılabilirdi düşünüyorum. Atatürk Stadyumunun yıkılmasından sonra Atatürk Spor Salonu’nun da yıkılması beni gerçekten üzdü.”
Görkem DELLAL
