BES Antalya Şube Başkanı Devrim Mol, yeni adli yıl nedeniyle yaptığı açıklamada, yargının ülkemizde her zaman en sorunlu alanlardan birisi olduğunu vurgulayarak, yargı emekçileri olarak yargının bağımsızlığını ve haklarını istediklerini belirtti.

 

Büre Emekçileri Sendikası(BES)Antalya Şube Başkanı   Devrim Mol, yeni adli yıl nedeniyle yaptığı açıklamada, yargının ülkemizde her zaman en sorunlu alanlardan birisi olduğunu vurgulayarak, yargı emekçileri olarak yargının bağımsızlığını ve haklarını istediklerini söyledi.

Devrim Mol, yazılı açıklamasında şunları belirtti : “Yargı ülkemizde her zaman en sorunlu alanlardan birisiydi. Ancak hiçbir dönem bugün düştüğü duruma da düşmemiştir. Bugün yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı yapılan anayasa değişiklikleriyle ve uygulanan OHAL hukukuyla birlikte tamamen ortadan kaldırılmıştır.  Adaleti sağlamakla görevli olan yargının, hukukun evrensel normlarıyla hareket etmesi gerekirken, bugün geldiğimiz noktada ise ne evrensel normlara ne de kendi kanunlarına uyma söz konusu değildir.

Anayasada hakim ve savcıların bağımsız ve tarafsız olduğu yazıldığı için yargının bağımsız olduğu iddia edilemez. Hakim ve savcıya verdiği kararlardan ötürü sürülmeyeceği, terfi yada tenzil yapılmayacağı, soruşturma açılmayacağı güvencesi verilmezse ya da yasalara ve anayasaya yazılmasına rağmen bu güvenceyi kullandırmayan uygulamalar söz konusu ise hakim tarafsız ve bağımsız olamayacaktır.

YÜRÜTME YARGIDAN ELİNİ ÇEKMELİDİR

Hakimlerin bağımsız ve tarafsız olması, yürütmenin yargıdan elini çekmesi yargıç güvencesi ile mümkündür. Bağımsız ve tarafsız yargı vatandaşı devlete karşı koruyan yargıdır. Hükümeti vatandaşa karşı koruyan yargı ise ancak parti yargısı olabilir.

Bugün yargı tümüyle siyaset ile iç içe geçmiş, HSK ve yüksek yargı organları hükümet tarafından denetim altına alınmıştır. Bu denetimin sonucunda iktidarın beklentilerine uygun kararlar vermektedirler. Anayasa Mahkemesinin OHAL sürecinde çıkan kararnameleri incelemeyi reddetmesi bunun hazin örneklerinden birisidir.  Artık hukuk devleti olma ilkesi bir tarafa bırakılarak ülke kanunlarla değil TBMM’den bile geçirilmeyen kanun hükmünde kararnamelerle yönetilir hale gelmiştir. Çıkarılan 28 adet KHK ile 150 bine yakın kamu emekçisi ihraç edilmiş, bugüne kadar cemaatle mücadele edenler aynı torbaya doldurularak, muhalif yüzlerce basın yayın organı kapatılmış, milletvekilleri, belediye başkanları, gazeteciler tutuklanmıştır”(Haber Merkezi)

 

 

 

 

Editör: TE Bilisim