ATO Başkanı Adnan İş, 14 Mart Tıp Bayramı nedeni ile yaptığı açıklamada, hekime ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin gün geçtikçe arttığına vurgu yaparak, “Meclisimizden ve bakanlığımızdan hızla yasal tedbirler alınmasını bekliyoruz’’dedi.

Antalya Tabip Odası(ATO) Başkanı Adnan İş, 14 Mart Tıp Bayramı nedeni ile basın açıklaması yaptı.

ATO’da yapılan basın açıklamasına ATO yönetim kurulu üyeleri de katıldı. Adnan İş, sağlıkta şiddete tedbir alınmasını istediklerini belirterek, “Hekime ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet gün geçtikçe artıyor. Artış, alınan sağlık hizmetindeki memnuniyetsizlik karşısında, savunmasız görünen sağlıkçıya saldırı şeklinde yönelme anlamı taşıyor. Sistemin hatasının, hekime ve sağlık çalışanlarına mal edilmesinden kaynaklanıyor. Meclisimizden ve bakanlığımızdan hızla yasal tedbirler alınmasını bekliyoruz. 1 yıl önce hazırlanan, bakanlıkta niçin bekletildiğini hala bilmediğimiz düzenlemelerin yasalaşmasını talep ediyoruz. Hastalara muayene için ayrılan süre, tüm dünyada geçerli ve önerilen uzunlukta olsun istiyoruz. Bu süre ortalama 15- 20 dakikadır. Bu sürenin altında, tanı ve tedavi hataları, iletişim bozuklukları ile hizmetten memnuniyetsizlik kaçınılmazdır. Kamu hastanelerinde, randevu sistemi ile 5 dakikaya bir hasta yazılması ve her gelen hasta çevrilmeden bakılacaktır zorlamasıyla bir hekim 80-120 hasta bakabilmektedir.  Bir hekimin, günde 25 hastadan fazla muayeneye zorlanmaması, öncelikle hastaların yararınadır. Bu talebi bizden önce vatandaş dillendirmelidir’’dedi.

 

MAAŞLARI YOKSULLUK

SINIRININ HEMEN ÜSTÜNDE

Doktorların emekli maaşları, yoksulluk sınırının hemen üstündedir diyen İş,’’ Kesinlikle benzer kariyer örnekleri -ki biz hakim, savcı ve albay olarak düşünüyoruz- ile karşılaştırılacak düzeyde değildir. Önceden birikimi olmayan bir hekimin emekli maaşıyla yaşaması çok zordur. Kamuoyunda, hekim emekli maaşlarının yüksek olduğu konusunda yanlış bir algı vardır. Oysa bir uzman hekim, bin 300 ile 2 bin 600 TL arasında emekli maaşı alıyor. O yüzden, emekli hekimler çalışmak zorunda kalıyor. Geçen sene, 14 Mart nedeniyle Sağlık Bakanı emekli hekimlere müjde vererek maaşlarının 1000 TL civarında arttırılacağını söylemişti. Hala beklemekteyiz.  KHK'lar ile çok sayıda hekim kamudaki görevlerinden ihraç edilmişlerdir. Evrensel hukuk kurallarına uymadan, yani herhangi bir soruşturma bile yapmadan kamu görevine son verilen hekimler ve sağlık çalışanlarına adil yargılanma hakkı tanınmalı, hukuk yolları hızlandırılmadır. Adil yargılama ile suçsuz olduğu anlaşılanlar derhal görevlerine iade edilmelidir. Meslektaşlarımız ve toplumdaki adalet duygusu ancak bu yolla pekiştirilebilir’’ şeklinde ifade etti.

 

ŞEHİR HASTANELERİNİN KARARI

TEKRAR GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Şehir hastanelerinin kararının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini belirten İş,’’ Bu proje, ciddi hata ve olumsuzluklarla doludur. Hazinenin garanti vererek bulduğu krediyle yerli yabancı konsorsiyumlara yaptırdığı binalara kamunun kiracı olarak gelmesi ve bu kiralamada kendisine olağanüstü zor şartlar getirmesi anlaşılır değildir. Şu anda, Antalya’da yaklaşık 6 bin hasta yatağı var ve doluluk oranı yaklaşık yüzde 59.  Bin 500 yataklı şehir hastanesi yapılınca 7 bin 500 yatak olacak. Doluluk oranı yüzde 44 olacak. Oysa hastane yapımcılarına devlet yüzde 70 doluluk oranı garantisi veriyor. Tıpkı Osman Gazi Köprüsü örneğinde olduğu gibi hastanenin önünden bile geçmemiş olan Trabzon’daki Malatya’daki vatandaş Antalya’nın hastanesine para ödeyecek. Ayrıca doluluğu arttırmak için diğer tüm hastanelere baskı uygulanması ve çalışma barışının bozulması da kaçınılmaz olacak. Bunlar falcılık değildir. Sağlık Bilimleri Üniversiteleri tekrar gözden geçirilsin. Sağlık Bakanlığı, Sağlık Bilimleri Üniversiteleri adıyla bir üniversite kurdu ve birçok ildeki Eğitim Araştırma Hastanelerini buraya bağladı. . Şu anda tam bir karmaşa var. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde aynı işi yapan ancak ayrı statüde ayrı ücretler alan 3 farklı hekim grubu oluştu. Sağlık Bilimleri Üniversitesi çalışanları, Eğitim ve Araştırma akademisyenleri ve normal hastane hekimleri kadrosu. Bu çalışma barışı için ciddi tehlikedir, düzeltilmelidir” diye konuştu.

 

KAMU HASTANELERİ

BATAKLIĞA SÜRÜKLENİYOR!

Geriatri merkezlerinin kurulması gerektiğine dikkat çeken İş, şöyle devam etti”Türkiye de ortalama yaşam süresi artarak 75-78 oldu. Bu da beraberinde ciddi yaşlılık sorunları getirdi. Avrupa’nın çok daha önceleri tanıştığı bu sorunun biz 10 yıldır farkına vardık. Hemen hepimizin evinde artık bir yaşlı bakım hastası var. Bu insanlar, bize yük oldukları için üzülüyor. Çocukları yeterince bakamadıkları için üzülüyor. Yaşlılarımız, hiçbir kalifikasyonu olmayan yerli ve yabancı bakıcıların elinde. Devletimiz bu işe acilen el atmalıdır. Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) ücretleri artık arttırılmalıdır. SUT, SGK’nın poliklinik hizmetlerinden ameliyatlara kadar kamu ve özel hastanelere ödediği fiyat listesidir. Yıllardır SUT fiyatları değişmemiştir. Mesela bir apandisit ameliyatına 432 lira vermektedir. Masrafların ve maliyetlerin her yıl artışı ortadadır. SUT’ a göre işlem yapan tüm sağlık kuruluşları, ciddi finansal sıkıntı içindedir. Bu durum, vatandaşa ve çalışanlara yansıyor. Özel hastaneler devletin vermediği bu hakkı vatandaştan alarak bir şekilde zararı telafi etmektedir. Kamu hastaneleri ise bu fiyatlarla her gün batağa doğru ilerlemektedir.” DENİZ TOPKAYA

 

Editör: TE Bilisim