Bir otelde başarılı bir bilgi işlem müdürü iken, mikrometrik
bir pıhtı yüzünden, bir dakikada yaşamı değişen Emrah Tekerli ve ailesi,
devletin kendilerine sağladığı destek ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) ödediği
medikal malzemeler yeterli olmadığından, büyük sıkıntı içinde bir çıkış yolu
arıyorlar.
Antalya’nın büyük turizm kuruluşlarından birinde Bilgi
İşlem Müdürü olarak çalışmaktaydı, 39 yaşındaki Emrah Tekerli. Bir sabah
evinden, işine gitmek üzere çıktığında şiddetli baş ağrısı ile eve dönüyor ve
eşine kendisini çok kötü hissettiğini söyleyip, hastaneye gitmek istiyor.
Acilen kaldırıldığı bir özel hastanede ilk müdahalesi
yapılan Emrah Tekerli’ye pıhtı atması (emboli) teşhisi konuyor. Sağlık Sigortası
özel hastane için yetersiz olan hasta, daha sonra Antalya Eğitim ve Araştırma
Hastanesi’ne kaldırılıyor. Burada yoğun bakım ünitesinde tedavisine başlanan
Emrah Tekerli, bir süre sonra doktorları tarafından, “Burada mikrop alma
tehlikesi var” denilerek evine gönderiliyor.
YAŞAMA TUTUNDU
Beynin sol tarafında iki ayrı damara pıhtı atması
nedeniyle felç durumu yaşayan Tekerli, boğazına takılan bir aparat aracılığı
ile nefes alabiliyor, solunum yollarındaki ifrazatlar da bu yoldan
temizlenebiliyor. Midesine takılan bir hortum aracılığı ile de beslenmesi
sağlanıyor. Doktorlar Emrah’ın uzun süre yaşayamayacağını söylüyorlar başta,
ama o bu faraziyeyi boşa çıkartıp, tutunuyor yaşama.
PATRONU EL UZATIYOR
Eşi de rahatsızlıklarla boğuşan bir hanım olduğu için
Emrah’a yeterli bakımı sağlayamıyor. Annesi ise varını, yoğunu oğlunun yoluna
döküp, onun yeniden yaşama tutunması için var gücüyle çabalıyor. Emrah Tekerli
emboli nedeniyle felç olduktan sonra, çalıştığı kurumun sahibi ile genel müdürü
kendisine ve ailesine çok destek oluyorlar. Bir süre, hastanın ihtiyaçlarını karşılamak
üzere, bir hemşire tutarak, desteklerini sürdürüyorlar. Bu destek turizm
kuruluşu geçtiğimiz aylarda iflas edene kadar sürüyor. Şirket batınca
yöneticiler yurt dışına gidiyorlar ve Emrah’ın bakımı tümüyle annenin üzerine
kalıyor.
ESKİ EŞİNE VE OĞLUNA BAKIYOR
Anne Emine Eken, oğlunun ihtiyaçlarının ancak bir
bölümünü karşılayabildiğini, ayrıldığı eşi de rahatsızlanıp, bakıma muhtaç hale
gelince, onu da yeniden yanına aldığını, iki hastaya birden bakmasının mümkün
olamayacağı için bir hemşire ihtiyaçları olduğunu söyleyerek, “Allah onlardan
bin kere razı olsun. Gaye Hanım (Emrah’ın çalıştığı otelin sahibi) ve İdris Bey
(genel müdür) ellerinden geleni yaptılar. İşleri bozulup, otel kapanınca yurt
dışına gittiler ve destekleri sona erdi zorunlu olarak. Devletten aylık olarak
bir miktar para ödeniyor, sürekli almak zorunda olduğumuz medikal malzemelerin
SGK tarafından ödenenleri çok kalitesiz olduğundan, bu malzemeleri kendi
paramızla almak zorundayız. O nedenle devletin ödediği miktar bunların teminine
gidiyor. Emrah’ın bakımını layıkıyla yapabilmek için bir hemşireye ihtiyaç var.
Ama elimizdeki avucumuzdakiyle bunu karşılamamız mümkün değil” diye
sıkıntılarını dile getirdi.
Aile, maaşları ve devletin ödediği destekle bir yere
kadar genç adamın tedavi sürecini devam ettirmeye çalışırken, evde bakımı
düzgün bir şekilde sürdürecek bir hemşireyi nasıl temin edeceklerini ise
bilemiyorlar. Şimdi tek umutları bir hayırseverin sağlayacağı sponsorlukla o
hemşireyi evlerinde görmek.
Ziya Nur SEZEN