Eğitim İş Sendikası, öğretmen atama sürecindeki usulsüzlükler ve keyfi uygulamalar gerekçesiyle Milli Eğitim Bakanlığı’na dava açtı. Sendika, norm fazlası öğretmenlerin atama süreçlerindeki yanlışlıkların ve hukuka aykırılıkların kamuoyuna duyurulması gerektiğini vurguladı.

Bakan Yusuf Tekin’e sert eleştiri

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmen atama sürecinin bazı sendikaların açtığı davalar nedeniyle durdurulduğunu açıklamıştı. Eğitim İş Sendikası, Bakan Tekin’in bu açıklamalarını eleştirerek, “Bakanlık bugüne kadar hangi davada süreci bekletmiştir? Şimdi neden dava sonucunu bekliyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

Resen atama süreci kaosa dönüştü

Eğitim İş, norm fazlası öğretmenlerin atama süreçlerinin hukuki bir karmaşa yarattığını belirtti. Sendika, öğretmenlerin tercihleri dikkate alınmadan yapılan resen atamaların mağduriyetlere neden olduğunu ve bunun kabul edilemez olduğunu ifade etti. Ayrıca, sözleşmeli öğretmenlere getirilen il sınırı uygulamasının hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığına dikkat çekildi.

421913

Çelişkili yönetmelik ve genelge eleştirisi

Sendika, yürürlüğe giren Öğretmenlik Mesleği Kanunu’nun ilgili hükümlerine rağmen, yönetmelik düzenlemeleri yapılmadan sürecin başlatıldığını belirtti. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanan genelge ve kılavuzların birbirleriyle çeliştiği, bu durumun süreci daha karmaşık hale getirdiği vurgulandı.

"Yanlış kararlar binlerce davayı getirecek"

Eğitim İş, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu uygulamalarda ısrar etmesi halinde binlerce dava ile karşı karşıya kalacağını ifade etti. Sendika, öğretmenlerin mağduriyetini gidermek için hukuki mücadeleye devam edeceklerini ve tüm süreçlerde eğitim emekçilerinin yanında olacaklarını duyurdu.

BAKAN TEKİN’E AÇIK ÇAĞRI: RESEN ATAMALARA DAVA AÇTIK; MAHKEME KARARINI BEKLEYİN!
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni dönem öğretmen atamalarında bazı sendikaların dava açması nedeniyle sürecin durdurulduğunu ve bu davanın sonucunu beklediklerini ifade etmişti. Atama sürecinde mağdur olan öğretmen adaylarına karşı dava açan sendikalardan biri olarak bizleri hedef göstermiş, elbette kamuoyunda kendi sorumluluğunu unutturmaya çalışan bu yaklaşım ise kabul görmemiştir. 

Sendika olarak o dönemde bu konuyla ilgili Yusuf TEKİN’e; bugüne kadar açtığımız hangi davada dava sonucunu bekleyerek uygulamaları beklettiğini ısrarla sormuş ve buna dair ise herhangi bir cevap alamamıştık. 

Şimdi ise Bakan Yusuf TEKİN’e çağrımızdır: 

Tam bir hukuki garabete dönüşen norm fazlası öğretmenlerin atama sürecine de dava açtık. Bu davanın da sonucu bekleyin!

Tüm itirazlarımıza rağmen çıkardığınız Öğretmenlik Mesleği Kanunu’nun ilgili hükümleri yürürlüğe girmesine rağmen kendi çıkardığınız Kanun’u dikkate dahi almadınız. 

Henüz bu Kanun’un Yönetmeliğini düzenlemeden resen atama süreçlerini başlattınız. 

Çıkardığınız genelge ile düzenlediğiniz kılavuzlar birbiri ile çelişkili ve yine çıkardığınız kanun ile örtüşmüyor. 

Tercihleri gereği gibi açmadan resen atama işlemlerini yapamazsınız. 

Hiçbir dayanağı olmayan resen atamadan muafiyetler getirmiş durumdasınız. Asıl muafiyet öngörülmesi gereken mazeret durumlarını ise dikkate almadınız. 

Eğitim-İş’ten Sert Tepki: "Laik Eğitime Müdahaleye İzin Vermeyeceğiz" Eğitim-İş’ten Sert Tepki: "Laik Eğitime Müdahaleye İzin Vermeyeceğiz"

Sözleşmeli öğretmenlere tercihlerinde getirdiğiniz il sınırının hiçbir dayanağı yoktur.  

İller birbirinden habersiz farklı farklı uygulamalar yapmaktadır.  

Sözün özü: süreç kaosa dönüşmüş ve öğretmenler mağdur edilmiş durumdadır. Bununla birlikte ısrar ettiğiniz yanlış karşınıza binlerce dava olarak geri dönecektir.  

Bakanlık tarafından düzenlenen genelge ve uygulama kılavuzuna sendikamızca dava açılmıştır. 

Bu denli hukuki garabetin oluştuğu noktadaki tek çözümün, tüm resen atamaların bir an önce durdurulması ve önce mevzuat birliğinin sağlanması olduğunu ilan ediyoruz. 
Eğitim-İş olarak hiçbir öğretmenimizin mağdur edilmesine göz yummayacak, tüm süreçlerde üyelerimiz ve tüm eğitim emekçilerinin yanında olacağız.

Kaynak: Haber Merkezi