Kurultay sürecini geride bırakan CHP yeni bir sınavın eşiğinde. Gözden geçirilmiş parti programını halka anlatmak, halkın desteğini almak, güvenini kazanmak gerekiyor. Ciddi ekonomik sorunlarla bahsetmeye çalışan halkı, sorunlarını çözebilecek partinin CHP olduğu hususunda ikna etmesi gerekiyor. Bu itibarla önümüzdeki süreçte ülkenin gündeminde bulunan başta ekonomik ve iç ve dış güvenlik sorunları her türlü soruna odaklanması ve çözüm önerileri geliştirmesi gerekiyor. Hangi sorunu, nasıl çözeceğini önceden belirlemesi gerekiyor. Özetle önümüzdeki dönemde CHP'yi zor bir sınav bekliyor.
Öncelikle şunu belirtelim. CHP gelecek seçimlerde iktidara gelmeyi "çantada keklik" olarak görmemeli. Kurultay boyunca ülkenin önünde bulunan. Sorunların "VAR BİR ÇARESİ" diyen CHP'nin önümüzdeki dönemde öngördüğü çareleri halka anlaşılır bir şekilde açıklamalı. Aş, iş, adalet, eğitim, sağlık, tarım, enerji, çevre, iklim vd. alanlarda yaşanılan sorunlara getirilen çözüm önerileri, reform önerileri açık ve net şekilde halka anlatılmalı, her vesile ile TBMM de gündeme getirilmeli. Güvenlik konularında üretilecek politika, topluma güven vermeli. NATO'ya, AB'ne bakış açıları açık ve net bir şekilde vurgulanmalı. Suriye ile ilişkilerin normalleşme süreci desteklenmeli, bu çerçevede ülke güvenliği için tehdit oluşturan sığınmacıların ülkelerine dönmeleri konusuna özel bir önem verilmeli.
Milli birlik ve beraberliğin, ülke toprak bütünlüğünün korunmasına, dayanışmanın, manevi ve kültürel değerlerin güçlendirilmesine yönelik politikaların geliştirilmeli.
Demokrasinin güçlendirilmesine, hukukun üstünlüğüne, bireysel özgürlüklere, insan haklarına, farklı kültürlere saygı göstermeye önem verilmeli.
PKK, İŞİD, FETÖ gibi terör örgütleri ile mücadele kararlı bir şekilde desteklenmeli.
Laik Cumhuriyetin temel ilkeleri kararlılıkla savunulmalı, bilimsel eğitimi sarsmaya, toplumsal ayrışmayı körüklemeye yönelik irticai hareketlere mesafeli davranılmalı.
CHP' de tüm bu konularda ayrıntılı görüş hazırlayabilecek uzman kadrolar ziyadesiyle mevcut. Önümüzdeki süreçte bu kadrolardan en iyi şekilde yararlanılmalı. İl ve ilçe teşkilatları bu politikalar hakkında bilgilendirilmeli. Merkezle yerel teşkilatlar arasında iletişime özen gösterilmeli. Bu teşkilatlar halkla bütünleşmeli, halkın sorunlarına sahip çıkmalı. Yerel yönetimlerle yakın temas içinde olmalı, halkın yerel yönetimlerden beklentilerini yönetimlere iletilmeli. Halkla bütünleşmeye yönelik etkinliklerin içinde yer almalı, gerektiğinde öncülük etmeli.
Öte yandan, CHP'nin talebinin aksine erken seçimlerin 2027 baharından önce yapılması beklenmemekte. Erdoğan yeniden Cumhurbaşkanı seçilmek için koşulların en uygun, en elverişli olduğu bir tarihte seçimleri öne çekmeyi tercih eder. Bu tarihte 2027 baharıdır. 2025-2027 dönemine dair 3 yıllık yol haritası görünümünde olan ve enflasyonla kararlı bir şekilde mücadele ederek, yatırımı, üretimi, istihdamı, ihracatı ve büyümeyi sağlamayı hedefleyen Orta Vadeli Program, iktidarın bu konuya yaklaşımının bir göstergesi olarak değerlendirilmeli ve etraflı biçimde analiz edilmeli. CHP’nin önümüzdeki süreyi en iyi şekilde değerlendirmesi, iktidarın siyasi mühendislik hamlelerine karşı dikkatli olması gerekmekte.
Bütün bu hususlar diğer muhalefet partileri için de geçerli. Muhalefet partileri içindeki kimi siyasilerin iktidar kalelerini sarsabilecek "ağır top atışları" dikkat çekiyor. Bu siyasilerden en geniş şekilde istifade edilmeli. Muhalefet partileri arasında "ittifak" olmasa da kimi konularda, zamanlarda "istişarelerde bulunma" yolu göz ardı edilmemeli. İktidarın, muhalefetin saflarında "gedik açma" gibi çabalarına karşı uyanık olunmalı, "yeni anayasa" gibi girişimlerine ihtiyatla yaklaşılmalı. Gündemi değiştirme oyunlarına gelinmemeli.
İktidara talip olmak, mevcut koşullarda ateşten gömleğe giymeye talep olmakla eş değerdedir. İktidara soyunanların bunu bilerek, iktidar yürüyüşünü sürdürmeleri ve gerekli önlemleri şimdiden almaları önemli.