26 Eylül ve ertesi gün 27 Eylülde, Antalya’da
yayın yapan ve resmi ilan alan tüm yerel gazeteleri alıp inceledim. Hepsinde
bazı özel haberler olmak üzere aynı içerikte birbirinin benzeri haberler vardı.
11 adet gazetede Türk Dil Bayramı ile
ilgili bir duyuruya, habere ve köşe yazısına rastlamadım. Sadece yazılarımı
yayınlayan Akdeniz Gerçek Gazetesi’nde Türk Milliyetçilerinin dil bayramı
sebebiyle toplantı haberi var. Bir de Milletvekillerimizden Feridun Bahşi’nin
sosyal medyada dil bayramı kutlama mesajına rastladım. 25 Eylül sabahı milli
hassasiyete sahip 300 üzeri vatanperver gönül adamı, dil bayramını ve Atatürk’ü
andı. Türkçenin önemine değinen konuşmalar yaptılar.
Gazetecilere, belediyeler, parti
başkanları, siyasetçiler ve milletvekilleri e-posta yoluyla haber ve mesajlar
atarlar. Filanca köye su getirdik mesajından, motodrag yarışına, sokakta
konsere, kadınların spor faaliyetine kadar birçok haber atılmış. Ama maalesef,
89. Yılını kutladığımız Türk Dil Bayramı ile ilgili hiç kutlama mesajı
gelmemiş. Millet ve ülke sevdalısı olduklarına inandırıldığımız başta
büyükşehir olmak üzere, ilçe belediye başkanlarından dil bayramı ve Türk dili
ile ilgili iki cümle yok ama dünya turizm günü kutlaması mesajları var.
Konya'yı
aldıktan sonra Sultan II. İzzettin Keykavus'un oğlu Gıyasettin Siyavuş'u 12
Mayıs 1277'de Selçuklu tahtına çıkarttıktan sonra Karamanoğlu Mehmet beyin yayınladığı
bildiriyle Türkçeye yaptığı hizmeti unutamayız.
Dünyada
7 bin kadar dil konuşulmaktadır. Ancak bu dillerin büyük bir çoğunluğu sadece
bazı lokal bölgelerde ve sınırlı sayıda insan tarafından kullanılmaktadır. Dil
bilimciler Türkçeyi dünyanın 5. dili olarak kabul ederler. Yani, grameri, cümle
kuruluşu ABC si olan bir dildir. Sayıları, çok eski tarihlerden beri aynıdır.
Tuva Türklerinden tutun, Hazar kıyılarına kadar ve Anadolu dâhil batı
Trakya’daki Türklere kadar sayılar bir, iki, üç diye başlayarak sayılır.
Cumhuriyetimizin
kurucusu büyük önder Atatürk, 1932 yılında Dil Tarih Coğrafya Fakültesini kuruyor. 26
Eylülde Türk Dil bayramını ilan ediyor. Peki günümüzde kaç kişinin aklına geliyor? Dedeleri
döneminde okuma yazma % 7’lerde iken, mezar taşlarımızı okuyamıyoruz diyenlerin
Arap alfabesini ve dilini benimseyip zorlamalarına akıl erdirmek mümkün değil.
Dil,
bir milletin konuşup anlaşması ve kültürünü yaşatması için şarttır. Biz
Türklerin ses
bayrağıdır, hafızasıdır.
Hoşça kalın, Türkçe ile kalın.
