R-Kompleksi’n kelime anlamı, ‘sürüngen beyin bölgesi’ demektir. bilimsel tarifi ise, kitlelerin beynindeki “ilkel içgüdüleri aktive ederek, mantıklı düşünmeyi baskılamak” demektir.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyadaki birçok sosyal bilimci Alman halkının nasıl olur da Hitler gibi bir delinin peşinden gittiğini sorgular olmuş. Birçok filozofları, Einstein gibi bilimcileri, Goethe gibi yazarları, Wagner gibi bestecileri çıkarmış Alman toplumunun Hitler’in peşinden gitmesinin sebebi hep araştırılıp sorgulanmış.

Almanların mantıkları nasıl "servis dışı" hale getirilmiş. Mantıklı insanların mantıksız davranmaya başlamasına sebep olan neydi? Bilimsel araştırmalar sonrası, beyindeki " R-Kompleks" denilen bölgeye baskı yapılabileceği kanaatine varılmış.

Sosyal ve psikolojik araştırmalara göre, insan beyninin  R-kompleks seviyesine indirgemenin en iyi yollarından biri onu bir gruba dahil etmek olduğu, İnsanları "biz ve onlar" diye ayırmak olduğu  keşfedilmiş. Grup içindekilerin kurulan birlik bağlarıyla kendi mantığını terk ederek gurup mantığı ile hareket edebildiği kanıtlanmış.

İkinci bir etkileme yolu ise, kitleleri "korku kültüründe" yaşatmak olduğu ileri sürülmekte. Yani devamlı dış veya iç düşmanlar ileri sürülüp propagandası yapılarak da kitleler R-kompleks seviyesine indirilebiliyor.   

Yani kullanılan taktikleri sıralarsak;

 1. Düşman göstermek,

 2. Dayanışma duygusunu kışkırtmak,

3. Düşündürmemek 

4-Sürekli çatışma ortamı yaratmak

 5-İnsanların mantığına değil içgüdülerine hitap etmek.

 6- intikam duygularını körüklemek.

Bu durumda, bizim siyasetçiler bu bilimsel yöntemleri uyguluyorlar mı?, diye sormadan edemeyeceğim.

Bizim toplumumuzun fazla araştırmaya meyilli olmadığını ve okuma özürlü olduğunu düşünürsek, etki altında kalabileceklerini, insanımızın R-Kompleks seviyesine indirilebileceğine ihtimal vardır.

 

Son yıllarda dile gelen cemaat birliktelikleri ve cemaat yurtlarında yetişenlerin biri birlerine bağlılıklarını da bilim insanları bu R-Kompleks üzerine yapılmış çalışmalara dayanarak incelemeli.

 

Aslında sadece cemaatleri değil, siyasi demeçler veren liderleri de bu yönleriyle araştırmalı.

 

Hoşça kalın, aklınızı kiraya vermeden kalın