Bazı eğitim almayı fuzuli gören gençlerden ‘ne haber moruk’ gibi, yaşlı kişilere güya selamlama yerine geçen ve de şaka yollu söylenen cümleyi duyanlarınız vardır.

Eskiden okullarda adap-ı muaşeret öğretilirdi. Acaba hala öğretenler var mı? Bu konuda, Türk örf ve adetlerine değer veren ailelerde gençlerin davranışlarıyla ilgili ikazların yapıldığını düşünmekteyim.

Elbette gençliğin yetişmesi çok önemli. Gençler, büyüklerinden gördüğü hayat tarzını, davranış biçimini benimser. Dindar ailelerin içinde yetişen gençler genelde dindardır. Türk kültürü ile yoğrulmamış ailelerin yetiştirdiği gençlere, örf ve adetleri, büyüklere ve çevreye saygıyı aşılamak zordur.

Ara sıra emekli derneklerinin seslerini duyurmak için toplandıklarına, konuşmalar yaptıklarına, sosyal medyada paylaşım yaptıklarına şahit oluyoruz. Sosyal paylaşımlarına baktığımda fazla beğenen yok. TİK TOK, veya İNSTAGRAM paylaşımları, poz veren kadın modeller daha çok ilgi çekiyor. Belki de bazı gençlerin MORUK yakıştırması son kullanma tarihi geçmiş anlamına geliyor.

Aslında bu kelime dilimizde yok. Yani, Türkler tarih boyu atalarına saygı duyduğundan ATA, ULU demişlerdir ama MORUK dememişlerdir. Dilimize hangi dilden giriş yaptığını, ben söylemeyeyim, biraz da okuyucu araştırıp bulsun.

Günümüzde yaşı ilerlemiş kişiler, genelde emekliler. Geçtiğimiz gün Antalya Kent Konseyi Emekliler Meclisi adına açıklama yapan İbrahim Tezcan, Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu, o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır. Mazide muktedirken bütün kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin istikbale güvenle bakmaya hakkı yoktur.’ Cümlesini dile getirmiş. Günümüzde Atatürk’ün sözlerinin etkisi ne kadar? veya kaç genç NUTUK kitabını okudu, gençliğe hitabını okuyan kaç gencimiz var.

Mustafa Kemal Atatürk’ün emekli olduğu 30 Haziran 1927 tarihi anımsatılarak  emekliler gününü hatırlayıp kutlayanlara selam olsun. Elbet bu hatırlatmaların, emekli sorunlarını dile getiren haykırışların, yöneticilere pek etkisi olmayacak. Artık bir ayağı çukurda gözüyle görülen moruklar güruhunun, fazla harcayacak parası olmadığı için, siyasetçilere maddi veya ayni katkıları da olmaz.

Bir anımı dile getirip yazıma son vereyim; Pandemi sürecinde, trafik polisi çevirdi, ‘gazeteciyim’ diyerek kimlik göstermiştim ama ‘siz 65 yaşını geçmişsiniz’ dedi, ben de, ‘80 yaşında NOBEL ödülü alanlara ne dersin’ dedim. Utandı ‘geç’ dedi.

Tüm emeklilere huzur dolu günler dilerim.