Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in ‘hayal bile edilemez’ dediği Boğaçayı Projesi’nin 20 yıl önce ‘Su Parkı’ olarak planlandığı ortaya iddia ediliyor.

HAVZA BAZINDA PLANLANMALI

Oda TV’de yayımlanan bir habere göre Boğaçayı Projesi’nin 20 yıl önce ‘Su Parkı’ olarak planlandığı ortaya çıktı. Boğaçayı’nı çevresiyle birlikte korumaya alan 20 yıl önceki proje, rantı değil, halkı esas alıyor. O projenin yaratıcısı olan Türkiye’nin önemli şehir ve bölge plancılarından Prof. Dr. Mehmet Tunçer, koruyarak kullanımı öne alan Boğaçayı Su Parkı’nı anlattı. Prof. Dr. Mehmet Tunçer, Boğaçayı’nın düzensiz debisi yüzünden zaman zaman aşırı taşkın ve sellere neden olduğuna dikkati çekerek, “Boğaçayı, ‘su parkı’ olarak havza bazında planlanmalıdır” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in ‘çılgın proje´olarak duyurduğu Boğaçayı Projesi’yle ilgili tartışmalar sürüyor. Ancak bir kaç grafik animasyon dışında henüz kamuoyunun önüne somut bir proje konulmadan proje üzerinde toplantılar yapılması eleştiri konusu oldu. Belediye Başkanı Türel, “Antalya’nın daha önce hayal bile edemediği bu kadar büyük bir projeyi, Antalya’daki tüm kanaat önderleri ile birlikte planlıyoruz” açıklaması yaparken, Boğaçayı ve çevresinin aslında 20 yıl önce kapsamlı bir projeyle ‘su parkı’ olarak planlandığı ancak bu planın imar rantına izin vermediği için uygulamaya konulmadığı ortaya çıktı. 1990’lı yıllarda Antalya’nın koruma amaçlı imar planlarını yapan Şehir ve Bölge Yüksek Plancısı Prof. Dr. Mehmet Tunçer, 20 yıl önce hazırladığı Boğaçayı projesiyle ilgili sorularımızı yanıtladı. Prof. Tunçer’in Projesi, Boğaçayı çevresinde halkın kullanabileceği su parkı, botanik bahçesi, sergi ve spor üniteleri gibi pek çok kullanım alanını barındırırken, bölgedeki taş ve çakıl ocaklarının da tamamen alanın dışına çıkarılmasını öngörüyor.

İMAR RANTI YARATILIYOR

Belediye Başkanı Türel’in ‘çılgın proje’ olarak tanıttığı Boğaçayı Projesi’nin imar rantına dayandığı eleştirileri sürerken, proje alanının fay hattı üzerinde olması deprem riskini, inşaat çalışmalarının ise ekolojik dengeyi yok edeceği endişelerini beraberinde getirdi. Basına ve kamuoyuna gösterilen grafik ve animasyonların dışında somut bir proje üzerinden konuşulmaması, Boğaçayı çevresinin imara rantına kurban edileceği iddialarına yol açtı.

BOĞAÇAYI VE ÇEVRESİ İÇİN 20 YIL ÖNCE PROJE HAZIRLADI

Belediye Başkanı Türel’in Antalya’nın daha önce hayal bile edemediğini öne sürdüğü Boğaçayı Projesi’nin bundan tam 22 yıl önce başlayan planlama çalışması kapsamında hem de somut olarak madde madde çalışıldığı ortaya çıktı. 1994-1999 yılları arasında Antalya’nın koruma amaçlı imar planlarını hazırlayan Ankara ve Gazi Üniversiteleri Öğretim Görevlisi, Şehir ve Bölge Yüksek Plancısı Prof. Dr. Mehmet Tunçer, ‘Boğaçayı Doğal Kaynak Kullanımı ve Çevre Düzenleme Projesi’ başlığı ile hazırladığı projeyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

 ‘HAVZA BAZINDA SU PARKI OLARAK PLANLANMALI’

Dr. Kamutay Türkoğlu ile birlikte oluşturdukları ekiple 1994-1999 yılları arasında Antalya’nın koruma amaçlı imar planlarının yanı sıra pek çok park ve çevre düzenlemesi projesine imza atan Prof. Dr. Mehmet Tunçer, Boğaçayı’nın düzensiz debisi yüzünden zaman zaman aşırı taşkın ve sellere neden olduğuna dikkati çekerek, “Boğaçayı, ‘su parkı’ olarak havza bazında planlanmalıdır” dedi.

O PROJEDE NELER VARDI?

Prof. Tunçer ve ekibinin hazırladığı ‘Boğaçayı Su Parkı Projesi’nin plan notlarında, alan içerisinde yer alan, kum, çakıl ve taş ocakları tamamen dışarı çıkarılırken, bu ocakların alanda yarattığı tahribatın da doğa onarım projeleri uygulanması öngörülüyor. İyileştirme projesi uygulanan ocakların bulunduğu alanların 2015 yılı sonrasına yönelik kentin ihtiyacını karşılayacak yeşil alan, kamping, dinlence, eğlence, turizm ve spor alanları olarak düzenlenmesi planlanan projenin plan notlarında, öne çıkan bazı başlıklar ise şöyle:

PROJE, BUGÜNÜN İLERİSİNDE

“Doğada açılmış derin çukurların su parkı halinde değerlendirilmesi amacıyla özel projeler hazırlanacak. Yukarı havzadan başlayarak alanda taşkınların önlenmesi, erozyon kontrolü çalışmaları yapılacak. Vadi yamaçları ile vadi tabanının ıslahı, gerekli ağaçlandırma ve setleme çalışmaları yapılmalı. Göletlerde kuş ve balık türleri, bitki ve canlı türlerinden çevreye uyumlu olanların saptanması için özel bir biyolojik çeşitlilik çalışması yapılmalı. Akarsu ve gölet kıyısında piknik ve günübirlik alanlar, doğa parkı, hayvanat bahçesi, akvaryum ve sergi alanları, gezi motorlarının yanaşabileceği iskeleler, spor alanları, balık satış mekânları, lokantalar, kahvehaneler, arboterum, botanik bahçesi, sera vb doğal alanlar yer alabilecek.”

YÜZDE 20 YAPI YOĞUNLUĞU

Prof. Tunçer ve ekibinin projesinde ‘özel proje alanı’ olarak tanımlanan bölgede yapılaşmaya ilişkin plan notlarında ise park içerisindeki düşük yoğunluklu konut ve tesislerde yüzde 20 yapı yoğunluğuna izin verilirken, kiremit kullanılması istenen çatılarda betonarme döşeme yapılmasına izin verilmiyor.

‘KENT İÇİN PARK ALANI OLARAK DÜZENLEDİK’

Prof. Dr. Mehmet Tunçer, planın hazırlandığı dönemde Boğaçayı Havzası’nın mevcut durumunu, doğal ve çevresel özellikleriyle birlikte bilimsel yöntemlerle incelendiğini alandaki ekolojik değerlerin saptanarak yasal bir çerçeve oluşturulması için rapor hazırlandığını belirterek, “Alanda yer alan değerleri, koruma ve kullanma dengesi içinde kent yaşamına katmak, çağdaş planlama, kentsel tasarım ve peyzaj ilkelerine bağlı kalarak Boğaçayı Havzası’nı Antalya anakenti için bir ‘Kentsel Park ve Rekreasyonel Alan’ olarak düzenlemek ve kent bütünündeki diğer kullanım alanlarıyla işlevsel ilişki kurmak amaçlanmıştı” bilgisini verdi.

ANTALYA’NIN KORUNAN ALANLARINDA ONUN İMZASI VAR

1990’lı yıllarda ekibiyle birlikte Antalya’nın doğal, kentsel ve tarihi çevresiyle birlikte korunmasını amaçlayan planlara imza atan Tunçer’in  yaptığı çalışmalar arasında, Boğaçayı Projesi’nin dışında Antalya Çevre Projesi, Antalya Kıyı Yönetimi Projesi, Adalya Akdeniz Botanik Bahçesi Projesi, Düden Çayı Çevre Düzenleme Projesi (Gençlik Parkı Projesi), Sarısu Doğal Kaynak Kullanımı ve Çevre Düzenleme Projesi, Lara Kıyı Bandı Planlama Çalışmaları, Lara Falez Kesimi Düzenleme Projesi, Haşim İşçan ve Balbey Mahalleri Koruma Planı gibi projeler yer alıyor. Bu projelerin bir çoğu uygulamaya konulurken, imar ve rant baskısının yoğun olduğu alanlarda korumayı öne alan projeler ise hayata geçirilemedi.

Haber Merkezi

Editör: TE Bilisim