Sevgili Deniz Kaan, dünya tatlısı küçük adam, işte bir yaşına girdin bile! Ne çabuk da büyüyorsun güzel bebeğim benim. O sonsuz merakın, sana yepyeni duygular öğretti. Büyüdükçe öğrendin; sevgiyi, ilgiyi, öfkeyi, inadı, kıskançlığı, mutlu olmayı, gülmeyi ve merak etmeyi. Dünyayı bütün duyularınla öğrenmeye çalışıyorsun. Bulduğun her şeyi ağzına atıyorsun. Ulaşabildiğin her yeri karıştırıyorsun! Bizim yaramazlık diye nitelendirdiğimiz pek çok davranışın, aslında öğrenme merakın senin. Boş ver sen bizi! Merak et, sorgula, araştır, karıştır, yaramaz desinler aldırma! Biz uslu çocuklar olduk da ne oldu? Bak başımıza gelenlere; dünyayı kirlettiler; sustuk, doğayı katlettiler; seyrettik, dünyanın zenginliklerini adaletsizce aldılar insanların elinden, sen karışma dediler; karışmadık! Karışanlar da yalnız kaldı! Sonuç, felaketimiz oldu!


Sen dünyaya geldikten sonra gördün işte; kovid 19 denilen virüsle uğraşıyoruz insanlık olarak. Pandemi yüzünden maskeli dolaşıyoruz! Siz bebeklere güzel ve yaşanabilir bir dünya bırakmıyoruz ne yazık ki! Bir de mevsim değişiklikleri var dünyanın gündeminde! Doğayı katlettik, havayı kirlettik, bir çok türün sonunu getirdik! Şimdi de bizim sonumuz gelecek diye korkuyoruz! Dünya ısınıyormuş, öyle diyorlar! Dünyanın su deposu sayılan buzullar hızla eriyormuş! Denizler de buna bağlı olarak yükseliyormuş haliyle! Senin anlayacağın, “bizden sonrası tufan” demişiz ve size berbat bir dünya bırakmışız. Ama ben umutluyum, siz yeni kuşaklar çok akıllısınız. Her soruna çözüm bulacaksınız. Hatta her “şer” den bir “hayır” çıkartacak yetenektesiniz şimdiden...

Nerden mi biliyorum; pandemi bütün dünyayı kasıp kavurdu, hepimizi eve kapattı ama, bu en çok bebeklere ve küçük çocuklara yaradı. Çünkü anne ve babası çalışan çocuklara, ya akrabaları bakıyordu ya da bakıcıları. Ama şimdi evden çalışan anne_ babalar çocuklarına da kendileri bakıyor evde. Bebekler mutlu, aileleri de öyle. Onların ilk gülücüklerini, ilk sözcüklerini, ilk yürüyüşlerini hiç kaçırmıyorlar. Bu çok özel anları yaşayamamanın, bir daha yaşanmayacak o anları kaçırmanın acısını, hüsranını bilir çalışan ebeveynler! Ben de onlardan biriydim. Ama pandeminin iyi tarafı olarak görüyorum, senin; annen ve baban tarafından büyütülmeni. Sen ve başka bebekler için şans oldu bu. Çünkü bu dönemde ve her dönemde öyle ihtiyacınız var ki anneli babalı büyümeye.

Seni dışarı çıkarırlarken maske takmak zorunda olan annenle baban, önceleri onları maskeli görünce korkabileceğini düşünmüşler! Seni hiç tanımamışlar demek ki! Sen onlar her maske taktığında sevinçli gülücükler atıyormuşsun! Baban anlamış sonunda durumu; “Yaşasın, dışarı çıkıyoruz!” sevinciymiş bu. Bir çeşit şartlı refleks oluşmuş sende; “anne_ baba gezmeye giderken maske takıyorlar, yaşasın dışarı çıkıyoruz.” mutluluğu yüzünden okunuyormuş artık. Bence sen ve senin kuşağın, siz akıllı bebekler, en kötü şartlardan bile, mutlu olacak bir şeyler yaratacaksınız. Kimbilir belki de batırdığımız bu dünyayı, yine siz düzlüğe çıkartacaksınız.

Ben senden ve senden sonraki kuşaklardan çok umutluyum! Akıllı, vicdanlı, merhametli ve güzel insanlar olacaksınız sizler. Zaten başka türlü de kurtaramazsınız dünyayı...Anlayacağın, hiç seçeceğiniz yok! Nice yaşlara bebeğim, iyi ki doğdun. Varlığınla bütün bebekler gibi, umut oldun, sevinç oldun, mutluluk oldun hepimize. Çok yaşa, iyi yaşa, sevdiklerinle yaşa bir tanem...