Gülmeyi unuttuk toplum olarak, ama onu özlüyoruz. Ağız dolusu gülmek, kahkahalarla gülmek çok uzak anılarda kalmış gibi! Şöyle bir düşünün, en son ne zaman güldünüz? İnsanlar mutluyken güler. Güldükçe de mutlu olur. İstisnasız hepimiz şu kısacık ömrümüzü mutluluk ve sağlıkla geçirmek isteriz. Üzüntü ve kederden uzak, güler yüzlü bir hayata dahil olmak için, huzurumuz için, her şeyi yaparız. Ama günümüzde bu artık çok da kolay değil!

Ekonomik sıkıntılar yetmiyormuş gibi, bir de pandemi felaketi yaşıyoruz insanlık olarak. Sosyal yaşamımız neredeyse bitti! Maskeli, mesafeli ve eve kapanmış bir halde yaşamak, zor geldi hepimize! Ama daha da zor olanı, bunun ne kadar süreceğini bilememek! Çünkü umudumuz ve tahammül gücümüz tükeniyor! Oysa yaşamak için kurallara uymak zorundayız. Ve yaşamak şimdi, her şeyden daha önemli! Uzmanlar, üzüntü ve kederden de uzak durmamızı söylüyorlar! Yoksa bağışıklık sistemimiz çöküyormuş! Bu da bizi hastalıklara karşı savunmasız hale getiriyormuş! Bütün bunları biliyoruz ama, yine de mutlu ve güler yüzlü olmayı beceremiyoruz. Ama en ciddi konularda bile gülümseyecek, hayatla dalga geçecek bir şeyler bulmalıyız. O yüzden, moral bulmak ve sağlıklı olmak için, sizleri birazcık güldürecek fıkralar yazmak istedim bugün. Biliyorsunuz gülmek, kısa vadede ruh halimizi olumlu etkiler.

Neyim var doktor?
“ Temel telaşla doktora gitmiş; _ Çok fenayım doktor, nereme dokunsam, korkunç bir ağrı hissediyorum! demiş. Sonra başına dokunmuş parmağıyla ve feryat etmiş. Arkasından göğsüne, sonra bacaklarına dokunmuş. Her seferinde acı acı bağırıyormuş! Doktor daha fazla dayanamamış ve ; _ Temel oğlum, demiş, senin parmağın kırık! “

Hasta doktora derdini anlatmış!

“ Hasta doktora gitmiş ve başlamış anlatmaya; _ Doktorcuğum, sabah yataktan kalkacak mecalim yok! Hadi kalktım diyelim, ne kahvaltı hazırlayacak, ne giyinecek, ne de işe gidecek halim var! Elim kolum kalkmıyor. İşe gitsem de çalışmak istemiyorum! Benim neyim var doktor? Doktor gülmüş; _ Aslında, demiş, senin bir hastalığın yok. Bunun adı “ tembellik”! Hasta cevap vermiş; _ Valla doktor demiş, onu ben de biliyorum da, tembelliğin Latince bir adı var mı, onu öğrenmek istiyorum. İşe gitmediğimde, patronuma söylemek için! “

Çoğunluğun söylediği!

“ Doktor, akıl hastanesindeki hastalarından birini sorguya çekiyordu:
_ Oldukça sakin görünüyorsun. Seni neden buraya getirdiler?
_ Çok basit. Ben herkesin deli olduğunu söylüyordum, herkes de bana deli diyordu.
_ Sonra ne oldu?
_ Ne olacak... Çoğunluğun söylediği kabul edildi! “

Lütfen gülmeyi ve her şeye rağmen mutlu olmayı unutmayın! Çünkü ikisi de bulaşıcıdır. Sanırım hepimizin buna ihtiyacı var!