Biliyorsunuz, 3 Mayıs Pazartesi günü; “Dünya Basın Özgürlüğü” günüydü. Ama kutlama filan yapılmadı! Zaten “ Dünya Basın Özgürlüğü Endeksine” göre de, günümüzde basın özgürlüğü kalmamış gibi görünüyor! Dünyanın neredeyse tamamında gazetecilere yönelik baskılar ve engellemeler öylesine artmış ki; basın mensubu olmak ve gazetecilik tehlikeli meslekler grubuna girmiş çoktan! Kısacası, tam anlamıyla basın özgürlüğü, sayılı bir kaç ülkede var. Oralardaki şanslı gazeteciler, bolca kutlasınlar bu günü.

 

    Sınır Tanımayan Gazeteciler’in (RSF) yayınladığı yıllık “ Dünya Basın Özgürlüğü” raporunda; 180 ülkenin 73’ ünün gazeteciliği tamamen engellediği veya ciddi şekilde engellediği tespit edilmiş! Ayrıca 59 ülkede ise hükümetlerin, “Covid 19 salgınını fırsat bilip, gazetecilere baskıyı arttırarak, basın özgürlüğünü kısmak için kullandığı rapor edilmiş!

 


    Bu raporda Türkiye listede, Bangladeş, Rusya ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi ülkelerin ardından 153. sırada yer almış! Ben çok şaşırdım, hatta şüpheye düştüm! Acaba bu raporu hazırlayanlar da, Almanya gibi, bizi kıskananlardan mı diye!? Sahi siz ne düşünüyorsunuz?

 


    Yine aynı rapora göre; Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesi, gazeteciler için en baskıcı bölge olmaya devam ediyormuş! Listede 170. sırada yer alan Suudi Arabistan, Mısır ve Suriye’de durumun daha da kötüleştiğine dair vurgu yapılan raporda; 180 ülkeden yalnızca 12’ si, diğerlerine kıyasla “ iyi durumda” olarak nitelendirilmiş!

 


    E haliyle insan merak ediyor tabii, bu basın özgürlüğünün “ iyi durumda” olduğu söylenen ülkelerini. En üst sıralarda yer alanlar: Norveç, Finlandiya, İsveç, Danimarka ve Kostarika’ ymış.

 


    En kötülerine gelince: Eritre, Kuzey Kore, Türkmenistan, Çin ve Cibuti’ymiş!

 


    Bu arada hemen söyleyeyim, Avrupa’ da da durum çok parlak değil! Başta kıskanç Almanya olmak üzere ki; ( kendileri basın özgürlüğünde 13. sırada iyi durumda ülke olarak gözüküyor.) onlarca gazetecinin “ sınırlama karşıtı mitinglerde” göstericiler tarafından saldırıya uğradığı yazılmış rapora. Yine Fransa’ da (34), İtalya’da (41), Polonya’ da (64), Yunanistan‘ da (70), Sırbistan’ da (93) ve Bulgaristan’ da (112) kişi olarak tespit edilen gazetecilere yönelik saldırıların ve taciz edici tutuklamaların arttığına dikkat çekilmiş!

 

    Biz Üniversite’ de okurken; “ Basın dördüncü kuvvettir.” Diye anlatılırdı! “Basın özgürlüğü demokrasinin sigortasıdır!” Öğretisiyle yetiştirirlerdi gazeteci adaylarını. İnsan merak ediyor; şimdi gazetecilik okuyan öğrencilere üniversitelerde “Dünya’ da Basın özgürlüğü” nün durumunu nasıl izah ediyorlar diye! İşleri zor!