AKP Antalya
İl Başkanlığı tarafından Manavgat’ta düzenlenen toplantıya İl Başkanı İbrahim
Ethem Taş, MKYK üyeleri Öznur Çalık, Lütfiye Selva Çam, Haluk İpek, Mustafa
Köse, Tuba Vural Çokal, Antalya milletvekilleri İbrahim Aydın, Kemal Çelik ve
Atay Uslu katıldı. Yangının 28 Temmuz saat 12.00’de Manavgat’ta başladığını,
devamında Alanya, Gündoğmuş ve Akseki ilçelerinde toplam 59 mahallede etkili
olduğunu belirten AKP İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan’ın talimatıyla ilk andan itibaren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu,
Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy, Tarım ve Ormancılık Bakanımız
Bekir Pakdemirli'nin yangın bölgesine geldiğini söyledi.
Başkan Taş şöyle konuştu:
“İlk etapta 4 traktör teslim edildi. Toplamda 20 traktör zarar
görmüştü, geri kalanlarda daha sonra vatandaşlarımıza verilecek. Bu
Antalya’mızda yaşadığımız Türkiye’nin en büyük yangın afetidir. 60 bin hektar
ormanımız zarar gördü. 8 kişi bu yangınlarda hayatını kaybetti. Bu büyük bir
yangın afetiydi maalesef can kayıpları ve yaralanmalar yaşandı. 1410 bağımsız
bina hakkında hasardan dolayı yıkım kararı verildi. Çevre ve Şehircilik Bakanı
Murat Kurum bizzat kapı kapı ve ev ev dolaşarak hasar tespit çalışmalarına
nezaret etti. Sayın Bakanın 4 ilçede gitmediği mahalle kalmadı. Yangın
nedeniyle zarar görenlerin hesaplarına toplam 35 milyon 664 bin lira yatırıldı.
Konteyner talep eden 414 kişiye konteynerler kurularak teslim edildi.”
‘ÖNÜNDE DURMA ŞANSIMIZ YOKTU’
Orman mühendisi olarak orman teşkilatında 30 yılı aşkın görev yaptığını belirten AKP Antalya Milletvekili İbrahim Aydın ise en büyük yangın olan Manavgat’ta yangının 28 Temmuz’da Manavgat Yeniköy’de başlayıp çok kısa sürede yerleşim yerlerini yakıp geçtiğini söyledi. Bunun bir orman yangını değil felaket olduğunu kaydeden Aydın şu değerlendirmelerde bulundu:
"O kadar hızlı bir
yangın ki, önünde durma şansımız yoktu. İnsanlar uyanık olması ve köylerin
erken boşaltılması can kayıplarını önledi. Millet, evlerimiz ormanlarımız,
köylerimiz terör amaçlı mı yakılıyor diye sokağa döküldü. Köylerin girişlerinde
yol kesmeler oldu. Orman yangının etkileyen faktörler arazini yapısı iklim
şartları, bunları değiştiremeyiz. Yanıcı maddeyi değiştireceğiz. Köylerin
etrafına bantlar oluşturup hızlı yanan Kızılçam yerine yangına dayanıklı defne,
keçiboynuzu gibi ağaç ekeceğiz. Evlerimiz taştan yapacağız.”
‘KARA PROPAGANDA’ İDDİASI
Öncelikle yangın bölgesindeki insanları bölgeden canlarını kurtarmak için çalıştıklarını, açıkta kalmalarını önlediklerini, sonra da yaşamlarına devam etmeleri için gerekli desteği verdiklerini belirten MKYK üyesi Öznur Çalık ise dünyada eşine az rastlanır yangına yine dünyada eşine az rastlanır bir şekilde söndürme ve akabinde yaraları sarmak üzere devletin bütün kurumları harekete geçtiğini iddia etti. Yangını söndürdükten sonra vatandaşların mağduriyetini gidermek için sahada görev yaptıklarını savunan Çalık şöyle konuştu:
"Ekiplerimizin çalışma moral ve motivasyonlarını baltalamak, devletimizin itibarını zedelemek amacıyla sosyal medyadan kara propaganda yürüten kişilerle karşı karşıya kaldık. Oysa bu kritik süreçte makam sahiplerinin kulaktan dolma bilgilerle açıklama yapmaması gerekiyordu. Milletimize karşı sorumlu davranmaları gerekiyordu. Yine bizi şaşırtmadılar.”
Çalık’ın bu sözleri daha önce Antalya Büyükşehir
Belediyesi AKP’li Meclis Üyesi Serhat Demir’in Başkan Muhittin Böcek’in yangın
söndürmeye uçak yardımı istediği videoyu provokatörlük olarak nitelendirmesini
akıllara getirdi.
(İHA)