Gazeteciler
de siyasetçiler de genelde mikrofonu sever. Bir mecra
buldular mı konuşurlar. Kimi öyle konuşur ki anlattıklarıyla sizi
bilgilendirir, aydınlatır. Kimi de sanki başka bir dünyada yaşadığınızı
düşündürür…
İşte
bazen öyle oluyor…
Dakikalarca büyük iştahla anlatıyor
karşınızdaki ama siz nedense o anlatılanlara inanmıyorsunuz, beslenmiyorsunuz…
Bilgiden
çok yönlendirme, savunmadan çok saldırı dolu oluyor anlatılanlar…
Ve asıl
konu arada uçup gidiyor…
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin
meclislerinde meslektaşım da olan Başkan Menderes Türel de maalesef ki sık sık
savunmadan çok saldırı ile zaman geçiriyor…
Haklı oldukları yönler yok mu? Vardır elbet…
Misal ‘bilgi
sahibi olunmadan fikir sahibi olunması’ hususu…
Doğrudur, eksik ve yanlış bilgiyle muhalefet
yapılmasın…
Ama her muhalefet de eksik ya da yanlış
bilgiyle yapılmıyor ki! Kaldı ki pekçok konuda muhalefetten önce uzmanlar,
akademisyenler, meslek odaları uyarıyor, eleştiriyor, yönlendiriyor…
Ama doğru onlar da Başkan’a göre ‘siyasi’…
İyi de Sayın Başkan, sizin muhalefete cevap
verme, savunma yapma yeriniz ve mecranız meclis değil ki…
Üstelik
kendinizi bu kadar hırpalamayın…
Sadece
dün Konyaaltı, Boğaçay, marina ve kruvaziyer konusunda meclisin yaklaşık 2
saatlik zamanını çaldınız…
Bu arada koalisyonunuz iyi pas attı…
Onu da görmezden gelemeyiz…
Ama ne yeri ne zamanıydı…
Üstelik
muhalefetin genel başkan yardımcısı, milletvekilleri ve örgütlerine ilişkin
hakarete varan söylemler de yakışmadı yine…
Morardı…
Uçurtmayla uçmasınlar…
Vs…
Sahi neden belediye başkanı siyasilerin
açıklamalarına ya da eleştirilerine cevap vermekle kendini paralar…
Yoksa örgütler tatilde mi!
