Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Antalya Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde gündeme getirilen sürgün konusuna ilişkin CHP Grubu’nun duyarlılığı kamuoyunda büyük takdir gördü. Gerek CHP İl Başkanı Cavit Arı ve yönetimi, belediye personelinin sürgün edildiği ilçelere yaptığı ziyaretler, gerekse mecliste CHP Grubu’nun söylemi sendikalar, belediye çalışanları ve halk tarafından alkışlandı…

Önce CHP İl Başkanlığı’nı ziyaret edip ardından şahsımı ziyarete gelen Tüm Bel-Sen Şube Başkanı İlhan Karakurt da hem grup adına teşekkür etti hem de Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’i yargı kararlarını da göstererek ağır bir dille eleştirip, ne yapılması gerektiğine dikkat çekti…

Annesi hasta, babası rahatsız ve onların takibiyle sorumlu kişilerin bile bile sürgüne yollandığını, çocuğunu kreşe gönderemeden gece yarısı yola çıkmak zorunda olan bir annenin, görev yerine çocuğuyla geliyor diye soruşturulduğunu, bir ilçede sürgündeki personelin dışarda çay-sigara içmesinin yasaklandığını, bir diğerinde haremlik-selamlık uygulama yapılmak istendiğini kaydeden Karakurt’un anlattıkları insanların kanını donduracak cinsten…

Belediye çalışanlarının, insanlığın ayaklar altına alındığı bir durumla karşı karşıya kaldığı ortada…

Yargıya gidenlerin hemen hepsi yürütmeyi durdurma kararı alarak geri döndü…

Herşeyin hukuki olduğunu ısrarla söyleyen Türel’i yalanlayan yargı kararlarını ve gelişmeleri aktaran Karakurt’un söylediği gibi bu yalana kargalar bile gülmüyor yani…

O zaman sürgün tabirini kabul etmeyip, ‘Misak-ı Milli, vatan toprakları, görev kutsaldır’ sözleriyle konuyu demagojiye kurban etmeye çalışan, kendini komik duruma düşüren irade, bu yanlıştan dönmeli…

Akılcı, gerçekçi görevlendirmeler yapılıp, altyapı ve fiziki ortam oluşturularak çalışanlar yasa ve mevzuatlar kapsamında, sendikalar yok sayılmadan görevlendirilmeli…

Antalya’ya ancak bu iyi gelir…

Yoksa ne iş barışı ne huzur kalır…

Bizden söylemesi…

YİNE FACİA, YİNE ÖLÜM…

Her gün içimiz acı bir haberle bir kez daha kanıyor. İhmal, hata, kaza nedeniyle yaşanan facialar yürekleri dağlıyor. Binlerce işçinin ‘kaza’lara kurban gittiği ülkemde, emekçiler her gün ölmeye devam ediyor…

Dün Antalya’dan kayıplar verdik…

Kadın-erkek, genç-yaşlı onlarca kişinin çalıştığı fabrikadaki patlama, hepimizi üzdü…

Hayatını kaybeden iki işçimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yararlılara acil şifalar diliyorum…

Geliyorum diyen bu facialara ‘dur’ demeyen, yaşanan ölümleri kadere bağlayan zihniyete de ise söyleyecek söz bulamıyorum…

Yazık…