Antalya’da başlatılan ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İçin Turuncu Kampanyası’ kapsamında
turuncu eylem düzenlendi..
12 gün süreyle
Büyükşehir Belediyesi, Su Otel ve MarkAntalya AVM turuncu renkli ışıkla
aydınlatılacak..
Kampanyanın açılışında konuşan Antalya Valisi Münir Karaloğlu’nun şu
sözleri çok çarpıcı :
“Kadına
şiddetin hiçbir şekilde mazereti yoktur, kadına şiddet zalimliktir”
Vali Karaloğlu’nun şu ifadeleri de önemli :
“Kadına şiddeti toplumumuzun gündeminden
topyekün çıkarmamız lazım.Hala her akşam haberlerde kadına şiddet ve kadın
cinayeti görmekten, duymaktan utanır hale geldik. Kadına şiddette-kızgındım,
fakirdim, yoksuldum- gibi mazeretler olmaz”
Her yıl olduğu gibi bu yıl da “ 25 Kasım Kadına
Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası
Mücadele Günü’nde bilindik konuşmalar yapıldı, kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda
yapılanlar ve yapılacak olanlar fiyakalı sözlerle anlatıldı..
Kadına yönelik şiddet konusunda karnemiz çok
bozuk.
Rakamlar kadınların mahkum edildiği şiddet,
eşitsizlik, ayrımcılık,sömürü tablosunu tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.
.
Bağımsız İletişim
Ağı’nın(Bianet)araştırmasının sonuçları gerçekten ürkütücü..
Araştırma 2010 yılından bu yana en az 1915
kadının öldürüldüğü gibi acı bir gerçeği karşımıza çıkarıyor.
Öldürülen her iki kadından birinin faili ya
kocası ya da erkek arkadaşı..
Cinayete
kurban giden 1915 kadının 1193’nün faili, yani yüzde 62’si kocası, erkek
arkadaşı, eski erkek arkadaşı, 213 kadın babası, oğlu veya erkek kardeşi
tarafından öldürüldü. 114 kadını ise erkek akrabası öldürdü.
Araştırmanın moral bozucu verilerinin bazıları
şöyle :
-396 kadın cinayeti aynılık ve boşanma
aşamasında işlendi..
-355
cinayet öncesinde kadınlar şiddet, taciz ve tehditle karşı karşıya
kalmışlardı..
-237 cinayet kadınların güvenlik endişesiyle
resmi bir kuruma başvurup, korunma istediği halde işlendi.
Bianet’in araştırması kadına şiddet ve kadın
cinayetlerine dayatılan nedenleri ise şöyle sıralıyor :
-Aldatılma şüphesi..
-Kadının
boşanma isteği..
-Erkeğin barışma isteğinin reddi..
-Namus-töre
bahanesi..
Kadın cinayetlerinde film senaryolarına konu
olacak bahaneler de yer alıyor..
-Kadının
yemeğe salça koyması..
-Erkeğin erkekliğiyle dalga geçilmesi..
-Kadının erkeği şikayet etmesi..
-Kadının telefon şifresini söylememesi..
“
Türkiye’de Kadına Şiddetin Haritası’ da ilginç verileri ortaya koyuyor..
Şiddet haritasında Antalya’nın durumu da kaygı
verici..
Kadın cinayetlerinde İstanbul 261 rakamı ile ilk
sırada..
İzmir’de 139, Ankara’da 105, Adana’da 102,
Gaziantep’te 88 kadın cinayeti işlendi..
Antalya, 8
yılda işlenen 81 kadın cinayeti ile 6’ncı sırada..
İlginçtir son 8 yılda Bayburt’ta hiç kadın
cinayeti işlenmedi.
En az kadın
cinayet haberi ise Artvin, Karabük, Gümüşhane, Tunceli ve Bingöl’den geldi..
2010 yılından bugüne kadar işlenen 1195 kadın
cinayetinin 1006’sında ateşli silahlar kullanıldı.
1195 cinayet kadının, erkeğin veya ailelerinin
evinde gerçekleşti..
Kadın
cinayetleri, kadına yönelik şiddet, taciz, tehdit Türkiye için tam bir utanç..
Pekala nasıl önleriz ?
Öncelikle turuncu eyleme katılmak veya destek
vermek gerekli.
Ünlü
sanatçı Cem Yılmaz’ın dediği gibi
‘eğitim şart’
Elbette bireysel silahlanma da önlenmeli..
Vurgulamakta yarar var..
CHP’nin
bireysel silahlamanın önlenmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne verdiği
önerge iktidar partisi AKP milletvekillerinin oylarıyla ret edildi..
AKP iktidarında kadını beşinci sınıf vatandaş
konumuna getiren yasal düzenlemeler, iktidar partisi yandaşı sözde yazar, bilim
adamı ve tarihçilerin kadınlara ilişkin çirkin eylem ve söylemleri de kadına
yönelik şiddeti, kadın cinayetlerini körükledi, hatta teşvik etti..