9 Temmuz 2017, Türk siyasi hayatına ve dünya
tarihine önemli bir gün olarak girecektir. Dünyanın
en uzun soluklu demokratik bir eylemi olan yürüme ile başlayıp mitingle
taçlanan adalet arayışında İstanbul Maltepe’deki coşku görülmeye değerdi…
Her görüşten, her yaştan, her renkten
vatandaşımız yaşanan adaletsizliklere, haksızlıklara karşı Adalet Mitingi’nde
buluştu…
Türkiye’nin
dört bir yanından gelen vatandaşlarımız sabah saatlerinden itibaren Maltepe’ye
aktı…
Güvenlik güçleri ve yetkililerce alınan
tedbirlere, hassasiyete teşekkür mutlaka edilmeli…
Ama en
büyük teşekkür miting alanına gelen vatandaşın hassasiyeti…
Sağduyusu…
Hiçbir
taşkınlık yok…
Provokasyon
yok…
Siyasi
simge yok…
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun
başlattığı ama tüm halkı kapsayan bir adalet arayışı eylemi, görüldüğü üzere
her görüşten vatandaşı da alanda buluşturdu…
Öğrencisi
emeklisi, bebeği yaşlısı, memuru işçisi, atanamayan öğretmeni, kadro bekleyen
taşeronu, KHK’larla işinden olanı, kalemine kilit vurulanı, terörist ilan
edileni, ülkenin gidişinden memnun olmayanı…
Sen,
ben, herkes…
Hatta öyle ki alan almadı gelenleri…
Pekçoğu kenarda köşede, sahilde, parkta
dinledi, Kılıçdaroğlu’nu…
Üstelik
araç bulamayıp mitinge gelemeyen ya da gelmek isteyip de olamayan milyonlar
vardı…
Şimdi bu halk hareketinin, kitlesel, barışçıl
eylemin verdiği mesajı doğru okumak zorunda herkes…
İktidarı da muhalefeti de…
Çünkü her iki taraf içinde durum artık zor…
Kılıçdaroğlu’ndan
beklenen bu hareketi bir arada toparlayacak politik mücadeleyi vermek…
Çıta
artık çok yüksek…
İlk
seçimlerde bu başarı da gösterilmeli…
Muhalefete
gelince…
Bu hareketi küçümseme, aşağılama,
önemsizleştirmeye çalışmamalılar…
Çünkü hiçbir inandırıcılığı yok…
Ötesinde bu hareketin, başarının mimarı tek
başına ne o, ne bu…
Sadece halk…
Ve halk artık her yerde, her zaman adalet
istiyor…
Ona göre…