Demokrasi yoksa hayatın her alanında sorun vardır, gazetecilikte de sorun vardır. Gazeteciliğin varlık nedeni, halk adına gücü denetlemektir” diye konuştu.

 

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Marmaris’te düzenlenen 'Anadolu Medya Buluşması Çalıştayı'nda60 ilden gelen 400 gazeteci ile buluştu. Marmaris Belediyesi ve CHP Genel Merkezi tarafından organize edilen etkinliğe, Akdeniz GERÇEK Gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürü ve aynı zamanda CHP Antalya Milletvekili Aday Adayı Songül Başkaya ile Akdeniz GERÇEK Gazetesi İmtiyaz sahibi Ahmet Başkaya da katıldı.

 

DEMOKRASİ VARSA, GAZETECİ OLMALI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmadaçalıştayasiyasi parti genel başkanı olarak değil, sade bir vatandaş olarak katıldığını söyledi. Hayatı boyunca lehte, aleyhte yorum yapan hiçbir gazeteci arkadaşını suçlamadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Her gazeteci dilediği gibi yazabilir. Eğer bir ülkede demokrasi varsa, gazeteci olmalı. Demokrasi yoksa hayatın her alanında sorun vardır, gazetecilikte de sorun vardır. Gazeteciliğin varlık nedeni, halk adına gücü denetlemektir. Bir güç var kamu kaynağını kullanıyor. Kamu kaynağını doğru kullanıyor mu, hukuka uyuyor mu? Gazeteci halk adına sorgulama yapar. Çağdaş demokrasilerde medya 4’üncü güçtür. Egemenlik hakkını gazeteci kullanır. Anayasada ’Yasama, yürütme, yargı bir de medya egemenlik hakkının kullanılmasında güç olarak yer almalı’ dedim, teklif ettim ama kabul etmediler. Güçler ayrılığı ilkesinin bugün içinde bulunduğu durumu bilgilerinize sunayım.”

 

TBMM’DE ÖZGÜRCE TARTIŞILMIYOR

“Yasama organı yani TBMM’de şöyle bir sorunumuz var; 12 Eylül darbe hukukunun getirdiği bir sorun var. Eğer yürütme organı parlamentoya yasa tasarısı vermişse iktidar kanadını oluşturan milletvekilleri, kendi özgür iradelerini kullanıp o tasarıyı eleştiremiyorlar. Nedeni, merkez yoklaması. Milletvekili ’bir dahaki seçimlerde beni aday göstermezler’ endişesiyle gelen her şeyi kabul ediyor. Oysa gelen yasanın, teklifin doğruluğu, yanlışlığı tartışılmalı. Yasama organı egemenlik hakkını kullanıyorsa bu tekliflerin özgürce tartışılması lazım. Yargı organı. Anayasanın 138. maddesi der ki; Hakimler görevlerinde bağımsızdırlar. Ben bir grup toplantısında Hakim ve Savcılar Kurulu’nun hakimlere nasıl talimat verdiğinin belgesini açıkladım. Yargı bağımsız değilse adalet gerçekleşmez. Bir kişinin talimatıyla bir kişi mahkum olacaksa orada siyasi yargıç yoktur. Asıl temel sorunlarımızdan biri budur."

 

’DEMOKRASİMİZE ZARAR VERİYOR’

Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:"Medya halk adına gücü denetler, gücü övmez. Şimdi gazeteciler haber yapamıyor. Örnek, bu ülkenin Genelkurmay Başkanı ve Saray Sözcüsü beraber Abdullah Gül’ü ziyaret ettiler. Bir ülkenin Genel Kurmay Başkanı, o ülkenin sözcüsü, kimsenin haberi olmadan Gül’ü ziyaret ediyor ve konuşuyorsa o dünyanın her yanında haberdir. Halkın ilgilenmesi amacıyla yapmak gerekiyor. Demokrasinin üzerinde vesayeti kabul etmiyorsanız Cumhurbaşkanlığı adaylığının tartışıldığı bir dönemde Saray’ın Sözcüsü’nü Gül’e gönderemezsiniz. Gönderdiğiniz andan itibaren kendi iktidarınız için baskı kuruyorsunuz demektir. Bu bir demokrasi ayıbıdır. Şu ana kadar yapılan hiçbir açıklama yok. ’Suriye konusunu açıklamak için gönderdik’ dendi. Bu ülkenin dışişleri bakanı yok mu gitsin, anlatsın. Suriye konusunu anlatmaya gitti diyelim Sarayın Sözcüsü’nün orada ne işi var? Suriye ile onun ne ilgisi var? Sarayın Sözcüsü, yani gerçek dışişleri bakanı. Bunlar bizim demokrasimize zarar veriyor."

 

’YÖNETEMİYORLAR’

Kılıçdaroğlu, iktidara yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:"Bir siyasi iktidar düşünün, parlamentoda çoğunluğu var. Bütün bürokrasiye egemen. Verdiği talimat dakikalar içinde yerine getiriliyor. KHK yetkisi var. Mecliste beklemeden istediği yasal düzenlemeleri yapabiliyor. Bu iktidar neden seçim istiyor? Her şey var. Yönetemiyorlar. Bunun bir şekilde masaya yatırılması lazım. Çiftçi en pahalı mazotu kullanıyor ama şikayet edemiyor. Gazetecilikte patron gazetecilik dışında başka faaliyetle uğraşmamalı. Gazeteci patronuna karşı da özgür olmalı." DHA

 

 

Editör: TE Bilisim