Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Çocuk
Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Melikoğlu, 40 yıllık
hekimlik hayatında çocukların yuttuğu ve cerrahi operasyonla solunum ve
sindirim sistemlerinden çıkardığı yabancı cisimlerden koleksiyon oluşturdu.
Çocukların çevreyi tanımak için ellerini ve
ağzını kullandığını belirten Prof. Dr. Melikoğlu, çocukların ani gelişen
dikkatsizlikler nedeniyle ağızdan aldıkları yabancı cisimleri yutabildikleri
uyarısında bulundu. Yutma sırasında bazen bu cisimlerin soluk borusuna
kaçtığını aktaran Prof. Dr. Melikoğlu, “Kuruyemişler, fasulye gibi bakliyatlar,
meyve ve sebze parçaları. Çocuklar yakalarına iliştirilen nazarlık, çatal
iğneleri yutabiliyor. Bunlar yemek borusuna gidiyor. Bazen bu çatal iğnelerin
ağzı açık kalabiliyor. Ciddi boyutta yaşamsal tehdit oluşturuyor. Zaten soluk
borusu çok ince, orası tıkanınca ani solunum durması olabiliyor" dedi.
Oyun yaşına gelen ve pilli oyuncaklarla oynayan çocuklarda da yutma vakalarına
rastladıklarını anlatan Prof. Dr. Melikoğlu, yutulan pillerin kimyasal
tepkimeyle yemek borusu, mide ve bağırsakta yanma ve delinmelere neden olduğunu
söyledi.
'KİMYASAL SIVI İÇTİĞİNDE KUSTURMAYIN'
Ailelerin temizlikte kullandıkları yağ ve
kireç çözücüler, çamaşır suları ve deterjanların çocukların ulaşabileceği
yerlerde bırakılması halinde 'kimyasal sıvı içme' vakalarına rastladıklarını da
belirten Prof. Dr. Mustafa Melikoğlu, ilk müdahale olarak yapılan ve doğru
bilinen bir yanlışa dikkat çekti. İçilen sıvının birkaç saniye içerisinde yemek
borusunu yakarak mideye gittiğini kaydeden Prof. Dr. Melikoğlu, “Kusturmak.
Bunu asla yapmamak lazım. Zaten bir iki saniye içinde gelişen yutma refleksi
kusturma yoluyla yeniden tekrarlanıyor. Yemek borusu bu nedenle ikinci defa
yanmış oluyor. Marketlerde ve evlerde bu ürünler yüksek yerlerde olmalı ve
kapakları çocukların açamayacağı şekilde olmalıdır. Bir yemek borusu yanığı
demek bir çocuğun en az 2 sene tedaviyle uğraşması, beslenememesi demek"
diye konuştu.
PARMAK KALINLIĞINDA İKİ MIKTANIS YUTMUŞ
2008 yılında demir kalemtıraş yutan 4
yaşında bir çocukla yine aynı yıl içerisinde boyutları bir elin başparmağı
kadar olan iki mıknatısı yutan başka bir çocuğu cerrahi operasyonla tedavi
ettiklerini ifade eden Prof. Dr. Melikoğlu, ailelerin dikkatini çekme konusunda
ilerleme kazandıklarını söyledi. Altın yutan çocuklar dahi olduğunu ifade eden
Prof. Dr. Melikoğlu, “Bozuk paralar, pil, mıknatıslar var. Mesela mıknatıs
yutan çocuk iki mıknatısı tek tek yutmuştu. Bağırsakta bu mıknatıslar birleşmiş
ve bağırsak arada kalmıştı. Operasyonla aldık. Bağırsağın delinmesine ve
kangren olmasına neden olabilirdi" diye konuştu.DHA