İYİ Parti İl Başkanı Nizamettin Sağır, Akdeniz GERÇEK Gazetesi’ne yaptığı özel açıklamada Türkiye’de son yıllarda çok ciddi anlamda bir ayrışma ve kamplaşma yaşandığı uyarısında bulundu. Sağır, Antalya’da toplumun hemen hemen bütün kesimlerinden İYİ Parti’ye yoğun bir talep olduğunu da kaydederek, “Ben hayatımda hiç böyle bir şey görmedim. Biz insanları gidip üye yapmıyoruz, insanlar partiye gelerek üye oluyorlar” diye konuştu. 

İYİ Parti İl Başkanı Nizamettin Sağır, Türkiye’de son yıllarda çok ciddi anlamda bir ayrışma ve kamplaşma yaşandığı uyarısında bulundu. Akdeniz GERÇEK’e konuşan Sağır, Türkiye’de son 4-5 yıldır insana mutlu edecek iyi bir haber almayalı çok zaman olduğunu belirterek, “Türk milleti olarak iyi bir şey duymayalı çok zaman oldu. Türkiye’de ne spor, ne teknoloji, ne ekonomi, ne siyaset alanında hiçbir konuda insana heyecanlandıracak, keyiflendirecek, geleceğe umutla bakmamızı sağlayacak bir fotoğraf kalmadı. Türkiye genel manada çok mutsuz durumda” dedi.

 

ÜLKEDE AYRIŞMA VE KAMPLAŞMA VAR

Geçtiğimiz günlerde Bilgi Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmanın sonuçlarının kendisini son derece rahatsız ettiğini kaydeden Sağır, şöyle konuştu: “Türk insanındaki ayrışmanın, kamplaşmanın son durumuna ilişkin olarak yapılan araştırmayı okuduğunuzda dehşete düşüyorsunuz. Türk insanı 12 Eylül döneminde olduğundan daha fazla kamplaşmış pozisyonda. Türkiye, 12 Eylül’den önce Sağcı, Solcu diye kamplaşmıştı. O zaman ülkenin yüzde 15’ yüzde 20’si iki kampa ayrılmıştı. Ancak yüzde 80’i bu kamplaşmanın içerisinde değildi. Şimdi son yapılan araştırmaya göre, halkın yüzde 78’i bir diğer partiyle oy veren seçmenle ortaklık yapmak istemiyor. Hatta ‘ona kız vermem’ ya da ‘çocuğum onun çocuğuyla oynamasın’ diyor. İşte bu, ülkede seçmenin konsolide edilmesi operasyonunun Türkiye’ye getirdiği dehşet bir ayrışma ve kamplaşma.”

 

TÜRKİYE SALDIRI ALTINDA!

“Şimdi benim komşum, ‘AKP’ye ya da CHP’ye oy veriyor’ diye onun düşmanı olmak zorunda mıyım? Gelinin noktada liderlerin uyguladığı siyaset anlayışı yüzünden toplum kamplaşmış pozisyonda ve birbirlerine kötü bakar hale gelmiş ve milli birlik zedelenmiş. Bunun önü alınmazsa eğer, çok tehlikeli şeyler olabilir. Ben Türkiye’nin uluslar arası bir saldırı altında olduğuna inanıyorum. Uluslar arası güçlerin Büyük Orta Doğu Projesi doğrultusunda Türkiye’yi şekillendirme, bölme, yeni bir dizayn verme operasyonu yaptıklarını biz 2002 yılından beri söylüyoruz. Buna inanıyorum, bir saldırı altında Türkiye. Ama Türkiye’nin bu saldırıya karşı koyabilmesi için bir milli birliğe ve uzlaşmaya ihtiyacı var. Türkiye’nin aslında beka sorunu bu kamplaşma.”

 

KAMPLAŞMAYI HALKA ANLATACAĞIZ

“Bizler bu kamplaşmayı insanlara anlatacağız” diyen Sağır sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu şekilde olmaz. Senin gibi düşünmeyen insanlara ‘terörist’ diyerek, senin gibi düşünmeyen insanlara ‘hain’ diyerek Türkiye’de milli birliği sağlayamayız. Milli menfaatler konusunda bir araya gelmemiz lazım. Örneğin Afrin’de askerimiz teröristlerle mücadele ediyor. Böyle bir pozisyonda siyasetin ne işi var. Siyaset niye bu işin içine dahil olsun. CHP’li, MHP’lisi, İYİ Partilisi AKP’lisi hepimiz askerimizin başarısı için dua edeceğiz. Bunu da siyasete alet etmeyeceğiz. Ama görünen resimde sanki orada Türk Silahlı Kuvvetleri değil, AKP’nin kadroları mücadele ediyor. Oysa orada sorulması gereken, ‘bu belayı Türk milletinin başına kimin getirdi?’ Bu hataları yapan siyasi iktidar, bunun siyasi bedelini ödedi mi? Asıl siyasette tartışılacak konu budur. Milletimizin, bunun siyasi hesabını sorması da lazım.”

 

TAM BİR KARA KOMEDİ

“Komik bir ülke haline geldik. Geçen gün Türkiye Cumhuriyeti’nin terör listesi yayınlandı. Yeni isimler eklendiğini öğreniyorsunuz, bir bakıyorsunuz PKK’nin Suriye kolunun lideri Salih Müslim’in bu listele alındığı öğreniyorsunuz. Yakalayana da 4 milyon liralık ödül var. Bu teröristi daha siz yıl önce Ankara’da ağırladınız. Şimdi bu teröristi ağırlayanların bir sorumluluğu olmayacak mı? Böyle komik bir şey olabilir mi? Böyle bir ülke olabilir mi? Yani biz o adamı, o gün geldiğinde enseleseydik ve 4 milyon lira devletin cebinde kalsaydı kötü mü olurdu? Bu kara komediye kimse de gülmüyor.”

 

+++++

 

SİYASET ALANINA İNMEYE AZ KALDI

Antalya’da toplumun hemen hemen bütün kesimlerinden İYİ Parti’ye yoğun bir talep olduğunu ifade eden Sağır, şöyle dedi: “ Siyasette bin iddialı olmayı çok sevmiyorum. Çünkü siyasette iddialı olmak iyi bir şey değildir. Kararlı olmaya inanırım. İYİ Parti’nin Antalya’da kuruluş görevi bana verildikten sonra il ve ilçe teşkilatlarını oluşturmak için yoğun istişare içindeyiz. Bunda da neredeyse sona geldik. Birkaç ilçemiz haricinde teşkilatlanmalarımız tamamlandı. Bunların resmi işlemleri tamamlandı. Bütün bunları tamamladıktan sonra siyaset alanına ineceğiz. Burada da Antalya’nın ve Türkiye’nin sorunlarını konuşmaya başlarsınız.”

 

BÜYÜK BİR TALEP VAR

“Teşkilatlanmayla alakalı büyük bir talep var. İYİ Parti’ye yönelik çok ciddi bir istek var. Antalya’da toplumun hemen hemen bütün kesimlerinden, başka partilerde siyaset yapmış bütün insanlardan yoğun bir talep var. Bu arkadaşlar partimizi son umut gibi görüyorlar. İYİ Parti bir siyasi partiden ziyade, bir umut hareketi gibi. Türkiye’ni önünde son bir şans gibi görünüyor. Ülkede yumuşamanın sağlanması, ekonomideki daralmanın kırılması, dış dünya ile olan ilişkilerdeki kilitlenmenin açılması için bir formül gibi görünüyor. Bütün umutlar İYİ Parti’ye ve Meral Akşener hanıma bağlanmış gibi görünüyor. O yüzden de bir talep var. ‘Biz ne yapabiliriz’ diye soran bir insan kitlesi var çok yoğun. Ben hayatımda hiç böyle bir şey görmedim. Biz insanları gidip üye yapmıyoruz, insanlar partiye gelerek üye oluyorlar. Güzel bir heyecan var. İnsanları kucaklamaya çalışıyoruz.”

 

ANTALYA İÇİN SÖYLEYECEKLERİMİZ VAR

Sağır, Antalya halkının parasıyla Antalya halkının hayatına dokunan çok büyük hatalar yapıldığını da vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı: “Mart gibi yavaş yavaş Antalya siyasetiyle ilgili söyleyeceklerimiz var. Şehirde çok uzun zamandır büyük bir sessizlik var. Antalya halkının hayatına dokunan bir sürü konuda büyük hatalar yapıldı ve yapılmaya da devam ediyor. Üstelik de Antalya’nın parasıyla. Aldığım duyumlara göre Antalya Büyükşehir Belediyesi büyük bir borç batağı altında, büyük bir israf var. Tüm bunlara oturup konuşacağız. Millet adına bazı şeylerin tartışılması gerektiğini düşünüyorum.” Kubilay ELDEMİRCİ

Editör: TE Bilisim