Bakın yılların MHP’lisi İlhami Okudan ne yazmış, sosyal medyada…
"Büyük lokma ye büyük laf etme" demiş Ata'lar. Çok büyük laflar etmiş, siyasetin tıkandığı zamanlarda çare ve çıkış arayanlara, "Çare MHP’dir" diyerek çok sövmüştüm. Çevreme, MHP den kaydım, ölüm belgesi ile silinir ancak diyordum. Parti üyeliklerini sıfırladıklarında hemen tekrar kaydımı yaptırmıştım. Gün geldi, devran döndü. Siyaset tıkandı. Çare arayan ben oldum.
Ve dün, darbeler, zindanlar, doğal ve siyasî âfetler olsa da partisinden ayrılmayacağını düşündüğüm bir ağabeyim ile Antalya Muratpaşa Seçim Kurulu’na giderek kendi ellerimiz ile kayıtlarımızın silinmesi için dilekçelerimizi verdik. Vay ki ne vay!... dedik. Konuşmadan yürüdük gittik. Baba ocağımızdan ayrılırcasına...
Kırmadan! Dökmeden! Saygısızlık etmeden!
Ama biliyorum ki, benim gibi yetişmiş genç kardeşlerim, bana sövecek, hakaret edecek ve büyük büyük laflar edecekler. Bende acımsı gülümseyerek onlara hakkımı helal ederek yazının başında zikrettiğim atasözünü hatırlatacağım. En başta oğlum Süleyman Okudan akşam bana "Dönek" dedi. O'na da gülümseyerek, "Bak oğlum, yaşın kadar kitap okumadan, bilgi sahibi olmadan fikir beyan etme. Pişman olursun" dedim.
Baba ocağımızdan bize sövseler de hakaret etseler de bizler baba ocağına ve kardeşlerimize asla saygısızlık etmeyeceğiz. Bizim mücadelemiz Tekfur'lar ve Yezit'lere yönelik olacaktır...
Hoşça kalın!
Türk'çe kalın!
