-Eğitim-İş’in önceki Genel Başkanı Mehmet Balık, liselere girişte kullanılan Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavının hem getiriliş hem de kaldırılış biçiminin yanlış olduğunu söyledi.

 

-Balık, “Tüm eğitimciler ve veliler TEOG’un kaldırılmasını zaten istiyorlardı. Ancak bunun bir yıl önceden hazırlığı yapılmalı ve karar haziran ayında tüm velilere ve öğrencilere duyurulmalı” dedi.


Her yıl yaklaşık 1.2 milyon öğrencinin girdiği, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavının kaldırılması isteği eğitim camiasında tartışılmaya devam ediyor. Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası’nın (Eğitim-İş) önceki Genel Başkanı Mehmet Balık, liselere girişte kullanılan TEOG sınavının getiriliş ve kaldırılış biçimini doğru bulmadığını savundu.

 

SINAVININ GETİRİLİŞ VE

KALDIRILIŞ BİÇİMİ YANLIŞ

Eğitim-İş olarak baştan beri TEOG sınavının kaldırılmasını savunduklarını hatırlatan Balık, “Bugün TEOG kaldırılacaksa yerine yeni bir isimle başka bir sistem getirilecekse haziran ayında tüm velilere ve öğrencilere duyurulmalı ve önümüzdeki yıl böyle bir değişikliğin yapılacağı bildirilmeliydi. Burada günübirlik kararlarla, ani uygulamalarla eğitimde başarıyı yakalamak mümkün değildir. Eğer bir sistem değişikliği yapılacaksa bir yıl önceden hazırlığı yapılır, denemeleri yapılır, başarıya ulaşıp ulaşmadığı test edilir ve uygulamaya geçeceği tarih önceden bildirilir. Bu şekilde sistem değişikliği yapılabilir. Kaldı ki tüm eğitim çalışanları ve veliler TEOG sisteminin kaldırılmasını zaten istiyorlardı. Dolayısıyla sistemin kaldırılış ve bunun getiriliş biçimini doğru bulmuyoruz” dedi.

 

MAĞDURİYETLER OLUŞTU

TEOG sisteminin kaldırılmasıyla bir takım mağduriyetlerin de oluştuğunu aktaran Balık, “Bir planlama yapılmadığı için insanlar planlarını ‘TEOG olacakmış’ gibi yaptıkları için ciddi bir mağduriyet oluştu. Yani veli çocuğunu özel okula gönderecekti, hoca tutacaktı. Bunu TEOG’a hazırlık olarak yapacaktı. Dolayısıyla burada ciddi anlamda bir maddi kayıp oldu. Veli normalde TEOG’un kaldırılacağını bilseydi çocuğunun okul değişikliğini yapmazdı, çocuğuna özel ders aldırmazdı ya da dershaneye gönderme ihtiyacı hissetmezdi. Tüm bunlar plansız bir şekilde geliştiği için birçok mağduriyeti de beraberinde getirmiş oldu” diye konuştu.

 

EĞİTİM SEVİYELERİ EŞİTLENİRSE

SINAVA GEREK KALMAZ

Sınav sistemi olmadan da eğitim sisteminin olabileceğini ancak bunun bazı şartları olduğuna vurgu yapan Balık, şöyle konuştu: “Okullarımızda verilen eğitim öğretim düzeyi, yeterlilikleri ve kapasiteleri eşit hale getirilirse hiç sınava gerek kalmaz. Böyle olunca herkes kendi evine en yakın liseye gidebilir. Sadece burada bir ayrıcalık var. Çok üst düzey ve üstün zekalı öğrencilerimiz var. Bunlar için Fen Lisesi gibi Sosyal Bilimler Lisesi gibi, Güzel Sanatlar Lisesi gibi özel yetenek sınavlarıyla alınabilir. Bunlara da ihtiyacımı var ama normal düzeyle öğrencilerimizin hepsi mahallesine yakın okullara gidip eğitim ve öğrenimden faydalanabilir. Ama bunun için okulların eğitim seviyelerini eşik hale getirmek durumundayız.” Kubilay ELDEMİRCİ

 

 

 

 

Editör: TE Bilisim